-
göz zinası...
Allah Teâlâ şöyle buyuruyor:
“(Ey Resûlüm), Mümin erkeklere söyle, gözlerini haramdan beri alsınlar ve ırzlarını zinadan korusunlar. Bu kendileri için daha temizdir. Muhakkak ki Allah, onların bütün yaptıklarından haberdardır. Mü’min kadınlara da söyle, gözlerini haramdan sakınsınlar, ırzlarını korusunlar, ziynetlerini (süslerinin takılı olduğu boğaz, gerdan, baş, kol, bacak ve kol gibi yerlerini) göstermesinler. Ancak bunlardan görülmesi zaruri olan (yüz, el ve ayaklar) müstesnadır. Baş örtülerini yakalarının üstüne koysunlar…”
(Nur Suresi : 30)
Yukarıdaki ayetler erkek olsun kadın olsun bütün müslümanlara zinanın haram kılındığını bildirmektedir. Ayrıca, yine hem erkek hem kadınlara, kendilerini zinaya götürecek davranışlardan sakınmaları emredilmektedir. Yine bu ayetlerden insanı zinaya sürükleyen en önmeli şeyin şehvetle namahreme bakmak olduğu öğrenilmektedir. Bu nedenle Allah Teâla, erkek kadın bütün müminlere gözlerini haramdan sakınmalarını, yani namahreme bakmamalarını emir ve tavsiye buyurmuştur.
Bakış zinanın başlangıcıdır. Bunun için gözü korumak mühimdir, “Bakıştan ne olur” diyerek bu konuda aldırmazlık gösterenler sonunda büyük felaketlerle karşılaşırlar. Kasdi olmayan ilk bakıştan, kişi sorumlu tutulmamıştır. Fakat tekrar tekrar bakmak yasaklanmıştır.
Bu konuda Hz.Peygamber şöyle buyurmaktadır: “Birinci bakış, sana ama ikincisi aleyhinedir.”
Yabancı erkek ve kadınların birbirine göz kırpmaları, kadının gözlerini süzmesi, gözlerin zinasıdır.
Şurası unutulmamalıdır ki; şehvetle bakışın “zina” olarak ifadesi hakiki manada cinsi temasla meydana gelen zina olmayıp, belki zinaya götüren en önemli sebeplerden biri olduğunun anlatılması sebebine bağlıdır. Bunun için “göz ve dil zinası” olarak bildirilen durumların “hakiki zina” ile bir tutulması mümkün değildir.
Bir göz ki, anın olmaya ibret nazarında
Ol sahibinin düşmanıdır baş üzerinde
YASAK MEYVE
Cenab-ı Hak Âdem’e cennette büyük bir hürriyet vermekle beraber, ona yine bir sınır tayin etmiş ve ona yaklaştıkları takdirde zalimler zümresine gireceklerini de bildirmiştir. Bu, şunu ortaya çıkarır ki, insanlıkla ilgili hilafet mutlak değildir. Ve bunun özel bir sınırı vardır ki, tecavüzü zulümdür. O sınırı tayin eden ağaçne idi? Doğrusu bunu Allah Teâlâ Kur’ân’da bize ismiyle bildirmemiştir ve ancak bunun cennette belli ağaç olduğunu, Âdem’in kurtuluş ve saadetinin bozulmasına sebep olmak özelliği bulunduğunu anlatmıştır. Demek, fazlasını bilmemizde Allah katında bir fayda yoktur. Ve şimdilik mümkün değildir ve kritikçi tefsircilerin seçeneği budur. Bununla beraber;
Buğday veya üzüm veya incir olduğu hakkında bazı rivayetler de vardır.
Tevrat ehli, buğday demişler.
Vehb b. Yemâmî’: “Fakat öyle bir cennet buğdayı ki, tanesi sığır yüreği gibi, kaymaktan lezzetli, baldan tatlı”
İbnü Abbas : “Dünyada evladına rızık kılınan başaktır.” tabiri dahi naklediliyor.
İbnü Mesut’dan asma, üzüm ağacı
Bazılarından incir tabiri vârid olmuştur.
Bu meyanda şu tabir de vardır: “Bu öyle bir ağaçtır ki, melekler ölümsüzlüğe ermek için bununla kaşınırlar.”
Bunların bir temsilî mânâyı ifade ettikleri de açıktır.
Hıristiyanlardan rivayet edilen telakkiye göre, bunun kadınla erkek arasındaki cinsî yaklaşmadan kinaye olduğudur. Hıristiyanlıktaki ruhbaniyet (yani evlenmemek), evlenmemeyi ibadet ve sevap itikat etmek önermesinin bu telakkî ile ilgili bulunduğu da sanılır. Fakat Kur’ân’ın metni buna müsait (uygun) görünmüyor. O zaman mânâsız kalır. “birbirinize yaklaşmayınız” demek, hem yeterli ve hem açık olurdu. Bu şekilde Âdem’in ilk evlenmesi gayr-i meşru (dine uymayan) olması gerekiyor.
Şüphesiz bizce daha uygun olan bu konuda durmakdır. Biz o ağacı tayin edemeyiz. Ancak şu kadar düşünebiliriz ki, ondan yemek, vekilliği unutmak ve asalet davasına kalkışmak duygusunu verir. Bu da insanın aslî yaratılışından değil, şeytanın telkininden başlar. Bu buğday ise, delice buğdaydır. Bir üzüm ise, şarap üzümüdür. Bir incir ise, kurtlu incirdir. Ve her halde bir hamri (sarhoş ediciliği) vardır. Ve o hamr aklı alır ve Allah’ı unutturur. Cennete bu, yenilmek için değil, sınırlama ve kulluk için konulmuştur. Bununla beraber biz: “Dünya sevgisi, her hatanın başıdır” hadis-i şerifinde bu yasak ağacı tayin eden bir delalet buluyoruz. Demek Âdem o zaman dünya sınırına yaklaşmamak emri almış ve Âdem bundan, yaratılışının gereği olarak yememiştir.
-
Cevap: göz zinası...
ellerine sağlık abla şu ifade herşeyi anlatıyo.
gerçekten çok dikkatli olmalıyız inşallah.
.."Bakış zinanın başlangıcıdır. "