Saygılı Ve Sevgili Zamanlar
Her şey yalanlar üzerine kurulmuş bu dünya da. Dünya da yalan değil mi sanki o zaten başlı başına yalandan ibaret. Her şey sunileşti tıpkı yediklerimiz içtiklerimiz gibi. Her şey yapay biz, biz olmaktan çıkmış nereye gittiğimiz bilmez halde oradan oraya savrulup duruyoruz. Yaşadıklarımız yalan sevgilerimiz aşklarımız yalan. Çıkar dünyası değil mi herkes çıkarların peşinde egolarını tatmin ediyor. En önemlisi saygıyı yitirdik. Bize verilen saygıyı almadan savruk yaşamaya başladık. Evet şimdilerde aşk sevgi türküleri her yerde ama bunların ne olduğunu bilen yok. Teknoloji özgür çocuklarız ya bizler teknolojinin bizi tükettiği gibi bizlerde en önemli şeyleri tüketiyoruz. Günü birlik zaman geçirici sırf ego tatmini sağlayacak ilişkiler yaşıyoruz. Bizler bu dünyanın düzeni bozan bizler hep dünyadan şikayet ediyoruz. Biz değil miyiz havasıyla suyuyla oynayan. Şimdi neden bu isyanlar. Dünya da bizden alıyor öcünü almaya da devam edecek. Biz hiçbir şeye sahip çıkmayan hep birilerin sahip çıkmasını bekleyen asalak olarak yaşamaya başlamış biz insan oğlu. Teknolojiyi icat eden teknolojinin rahatlıyla özlerini kaybeden bizler değil miyiz?
Saygıdan sevgiden korkudan bir haber büyüyen bu değerleri de özgürlük adına büyüklerimize unutturan hatırlatmaya kalkan büyüklere de geri kafalı yaftasını yapıştıran üretici olmayan hep tüketici olan dünya düzenini bozan biz gençler değil miyiz? Nereye gidiyor bu yaşam ne olacak herkes kendi çıkarlarının peşinde herkes ben merkezli olmuş herkes herkesi kullanıp bırakıyor. Korkmasını bilmeyen utanmasını da bilmez. Gençlerin kimseden korkusu olmadığı için utanmayı bilmiyor bunun yanında da saygıyı hiç bilmiyorlar. Avrupalı gençliğe özen sadece Avrupalı olmak özgür kimseyi düşünmeden saygısızca mı yaşamak. Şu dünya da en güzel iki şey var birisi saygı birisi de sevgi. Ama saygının olmadığı yerde sevgi olamaz. Biz sevgiyi öğrenemedik saygıyı bilmediğimiz için ya bunları bilmeyen biz cahil insanlar gelecek nesillere neler vereceğiz. Bizim onlara bırakacak mirasımız yok. Her şey parayla malla mülkle olmuyor. Bu dünya da en gerekli şey saygı ve sevgi. Ama bunları değerini bilenlere verelim ki az da olsa sahip olan insanlar bu densizler yüzünden varlıklarını unutmasın. Unutmasın ki ileride sandıklarından çıkacak en önemli çeyizleri olsun. Herkes her şeye boş vermiş gidiyor. Ben buyum ben böyleyim burası dünya ben diye bir şey yok neden kimse bunu anlamıyor. Herkesin bir özgürlük noktası var, var ama bu noktalar herkesle kesiştiği an biter. Onun için kimsenin ben egosunu yaşatma gibi bir lüksü yok. Bir ilişki varsa ilişkine göre hareket etmek zorundasın. Tek taraflı kararların olamaz ben buyum deme hakkına kimse sahip değil. Herkes kendinde bir hak buluyor da neden karşısındakinde bulmuyor. Gözlemci değiliz birbirimize değer vermiyoruz. Değer yargılarımız olmadığı içinde huzur mutluluk olmadan her gün kavgayla, savaşla ya da boşanmayla bitiyor. Evliler evliliklerini sevgililerde ilişkilerini idame ettiremiyorlar. Neden saygı yok kimse kimseyi dinlemiyor sevmiyor değer vermiyor. Böyle devam ederse bu düzen herkes terörist olup çıkacak. Zaten öyleyiz ama daha da kötü nesiller çıkacak ortaya. Her zaman mutluluk özgürlükle gelmiyor. Özgürlük demek bir gün onunla bir gün bununla beraber olmaksa şimdilerde yaşanan gibi olmasın bırakın kimse özgür olmasın. En azından belki saygı gelir. Saygı da sevgiyi doğurur. Şu kısacık ömrümüzde belki bir gün bizlerde saygı ve sevgi ile tanışır son nefesimizi mutlu veririz. Saygılı ve sevgili günlerde öğrenerek ve hissederek yaşamayı bizlerde umarım bir gün nasip ederler.