Gittikçe modanın emrine giren ve İslami tesettüre uymayan giyimlerden toplumca rahatsızız. Bir çarpıklık, bir nefis ayartması olduğu ortada… Korkarım ki, Rabbimizin murad ettiği anlamda anlamadık ve tesettürü yeterince anlatamadık. Üzerimize düşen görevi hakkıyla yerine getirmedik. Genç kızlar da ne yazık ki modanın güdümüne girmiş ve bundan memnun görünüyorlar. Fakat iman yönünden ne büyük günahlara girdiklerini hiç düşünmüyorlar. Başlarındaki örtünün neyi anlattığını kendileri de bilmemektedirler. Görünen o ki böyle çarpık giyimleri giyip kendilerine yakıştıranlar, İslami manada ve imani kaygılarla örtünmüyorlar.
Eğer imani kaygılar ve Allah’ın emri olduğu için giyiliyorsa, en çok dikkati giyecekleri kıyafete göstereceklerini beklerdik. Şanlıurfa’mızda hissedilen toplumsal baskıdan dolayı belki de, böyle giyinen genç kızlar tesettürü yerine getirdiklerini sanıyorlar. Tesettürü sadece saç kılına indirgeyen yanlış bir bakış açısı bu ve kesinlikle dinimizin murad ettiği amacı gütmemektedir.
Her şeyden önce İslami tesettürü farz kılan ayetleri bilmeyenler için tekrarlayalım.
“Ey peygamberin hanımları! Siz kadınlardan her hangi biri gibi değilsiniz. Eğer sakınıyorsanız artık sözü çekicilikle söylemeyin ki kalplerinde hastalık bulunan kimse tamah eder. Sözü maruf(hiçbir kuşkuya yol açmayacak bir tarzda) söyleyin. Evlerinizde vakarla oturun, ilk cahiliyye kadınlarının süslerini açığa vurması gibi siz de süslerinizi açığa vurmayın. Namazı dosdoğru kılın zekâtı verin, Allah’a ve elçisine itaat edin. Ey ehl-i beyt! Allah sizden kiri (günahı ve çirkinliği) gidermek ve sizi tertemiz kılmak ister! ” Ahzab suresi- 32–33
“Mümin hanımlara söyle; gözlerini (harama çevirmekten) kaçındırsınlar ve ırzlarını korusunlar, süslerini açığa vurmasınlar, ancak kendiliğinden görünen hariç. Başörtülerini yakalarının üstünü(kapatacak şekilde) koysunlar… Süslerini kendi kocalarından ya da babalarından ya da oğullarından ya da kocalarının oğullarından ya da kendi kardeşlerinden ya da kardeşlerinin oğullarından ya da kız kardeşlerinin oğullarından ya da kendi kadınlarından ya da sağ ellerinin altında bulunanlardan ya da kadına ihtiyacı olmayan(arzusuz ve iktidarsız) hizmetçilerden ya da kadınların henüz mahrem yerlerini tanımayan çocuklardan başkasına göstermesinler… Gizledikleri süsleri bilinsin diye ayaklarını yere vurmasınlar. Hep birlikte Allah’a Tevbe edin ey müminler, umulur ki felah bulursunuz! ” Nur suresi 30- 31
Ayetler gayet açık ve nettir. Tesettürün amacı Allah rızası için O’nun emri olduğu için örtünmektir. İçinde takva olmayan sadece başa bir bez parçasının örtülmesiyle tesettür gerçekleşmiyor. Günümüz genç kızlarında işte bu iman ve takva azlığı olduğu için, çeşit çeşit başörtülerle başlarını örtükleri halde üzerlerine giydikleri kıyafetlerle yarı çıplak hatta tam çıplak gibi ortada dolaşıyorlar. Resulullah’ın bildirdiği gibi, “giyinik çıplaklar” mesabesinde olan bu genç kızlar, imana dayalı bir örtü taktıklarını iddia ediyorlarsa, giyimlerini de İslami tesettüre uygun yapmalılar.
Ama görünen çok farklı… Genç kızlar hem başlarında yarım yamalak örtülmüş örtüler, bacaklarında kot pantolonlar, daracık badilerle arz-ı endam ediyorlar! Modanın emri olan giysilerle, İslam’ın emri olan başörtüsü hiçbir arada oluyor mu? Olmuyor, üstelik çok da komik ve çarpık bir giyim şekli ortaya çıktığı için, alay konusu bile oluyor. Geçenlerde batıdan gelen eşimin bir arkadaşı, Şanlıurfa’da kızların bu giyim tarzına, hem hayret ettiğini hem de kınadığını söylemişti. Eşimin bu iş arkadaşı, ne yazık ki İslami düşüncede biri değil, sol düşünceli biriydi!
Genç kızlarımız, İslami tesettüre göre giyinmek durumundalar. İnsan nefsinin kendine bahaneler bulması zor değil. “Hem modaya uyarım hem başörtümü takarım” deyip, İslami olmayan giyimlerde diretmek, takvaya uymayan nefsi davranışlardır ve hiçbir sevabı yoktur. Hangi safta olduğumuzun bir nevi belirtisi olan İslami tesettürde toplumsal birçok faydalar gözetilmiştir. Örneğin kadınların toplumsal işlerini yürütürken incitilmemeleri, saygı görmeleri, hayâsızlığın yaygınlaşmaması, ailenin korunması ve daha birçok fayda…
Oysaki nefislere göre olan giyimlerde ya da modanın emri olan giyim tarzlarında hep bir baştan çıkarma, kışkırtıcılık, hayâsızlık ve çıplaklık amaç olarak gözetilmektedir. Bunun da amacı insanları nefislerine kul etmek, Allah’ı unutturmaktır.
Burada ana-babalara da çok iş düşmektedir. Kız çocuklarına örtüyü emrederken Allah’ın emri olan örtüyü mü emretmektedirler? Acaba ana- babaların da İslami tesettürün ne olduğundan haberleri var mı? Varsa kızlarının bu şekilde (giyinik çıplak gibi) giyinmelerine neden ses çıkarmıyorlar? Baştan bir çarpıklığın olduğu kesin… Ailede İslami eğitim ve imani kaygılar yoksa sadece toplum baskısından ya da alışkanlıklardan gelen örtünme şekilleri yaygınlaşmakta. Ve bunu da ne yazık ki İslami giyim olduğunu zannedenler var. Büyük yanılgılar bunlar. Hem de imanımız üzerinde yozlaştırıcı, takvadan uzaklaştırıcı olumsuz etkileri var.
Mümin hanımlara çok iş düşüyor. Bilinçli, takvaya dayalı bir giyim olan tesettürü seçenler, hiç şüphesiz bunun tebliğini de hal, tavır, davranış ve giyimlerinde en iyi şekilde yapmalıdırlar. Hal diliyle tebliğ bu konuda çok önem arz etmektedir. Örtünün Nefsanî ya da modaya uygun olamayacağı, sadece Allah’ın koyduğu ölçülere göre yapılması gerektiği uygun bir yöntemle anlatılmalı, kızlarımız, gençlerimiz ikna edilmeli. Bu bir iman işidir.
Modern bir giyimi seçen ancak başında örtüsünü de eksik etmeyen kızlarımıza da bir tavsiyem olacak. Hayatınızın amacı üzerinde düşünün. Nasıl giyineceğinize karışacak değilim. Seçim tamamen size aittir. Ancak bir kardeş olarak, şunu sormama müsaade edin. Niçin yaşıyorsunuz, niçin ölüyorsunuz? Hayatınızı yaşarken seçeceğiniz kriterlerde, kesin kararınızı verin ki, çarpık davranışlara düşmeyesiniz. Hem dinden olmayan giyimleri, dinin emriymiş gibi kabul etme yanlışlığı sona ermiş olur. Sonuçta Hak ile batıl birbirinden ayrılmıştır. Ayette olduğu gibi;
“Biz onu(insanı) yola hidayet ettik. İster şükreder, ister küfreder! ” İnsan suresi- 3
İşte İslami tesettür ve faydaları işte modanın emirleri ve toplumsal yıkıcılık ve saptırmaları… Dileyen seçimini yapar. Ona göre de hesap vereceğini unutmadan seçiminizi yapın! Vesselam…
Şükran TAŞDELEN
