Çocuklara ve gençlere göre ölümün anlamı
Ölüm, tüm insanların beklediği gerçek bir tehdit olarak, sadece çocuklar değil, gençler, yaşlılar ve aileler için de sosyal bir vakıa olarak gündemden düşmez. Ölüm öldürülemediği ve kabir kapısı kapatılamadığı sürece devam edecek bu tehdide karşı, çareyi Kurânda ve onun çağdaş tefsiri Risale-i Nurlarda bulabilmekteyiz. Haşir hakikatinin ruhî faidelerinden ve hayatî neticelerinden bir tek neticeyi muhtasaran beyan eden 9. Şuada, özellikle çocuklar için olan kısma birlikte bakalım:
Birincisi: Nev-i beşerin hemen yarısını teşkil eden çocuklar, yalnız cennet fikriyle, onlara dehşetli ve ağlatıcı görünen ölümlere ve vefatlara karşı dayanabilirler. Ve gayet zaif ve nazik vücutlarında bir kuvve-i maneviye bulunabilir. Ve herşeyden çabuk ağlayan gayet mukavemetsiz mizac-ı ruhlarında, o cennet ile bir ümit bulup mesrurâne yaşayabilirler. Meselâ, cennet fikriyle der: Benim küçük kardeşim veya arkadaşım öldü, cennetin bir kuşu oldu. Cennette gezer, bizden daha güzel yaşar.Yoksa, her vakit etrafında kendi gibi çocukların ve büyüklerin ölümleri; o zaif biçarelerin endişeli nazarlarına çarpması, mukavemetlerini ve kuvve-i maneviyelerini zir ü zeber ederek gözleriyle beraber, ruh, kalb, akıl gibi bütün letaifini dahi öyle ağlattıracak, ya mahvolup veya divane bir bedbaht hayvan olacaktı... (şualar)