ÇEÇENISTAN Sehitlerimiz..!!!
ÇEÇENISTAN Sehitlerimiz..!!!
Sehid Yunus Emre
Yunus Emre kardesimiz Ramazan ayi, kadir gecesi sabahinda sehid düsen 13 kardesimizden birisidir.
Onun hakkinda elde edebildigimiz bilgiler maalesef ki kisitlidir. Genç yasina ragmen cihada katilmis bir kardesimizdi.
En büyük özelligi ise kullandigi agir makineli silahiyla ayakta savasmasi idi.
Rabbimiz onun sehdetini kabul etsin.
http://www.kudusyolu.com/resim/dosya/yunusemre01.jpg
http://www.kudusyolu.com/resim/dosya/yunusemre02.jpg
Cevap: ÇEÇENISTAN Sehitlerimiz..!!!
Sehid Ufuk Samil
Ufuk Kaynar, 18 Haziran 1976 dogumlu, Çeçen kökenli Ufuk, mücahidler arasinda "Samil" olarak anilirdi.
Çeçen kökenli olmasi hasebiyle, Çeçenistana derinden bir sevgisi vardi. Türkiyeli arkadaslari yerine daha çok Çeçen arkadaslariyla beraber bulunurdu.
Ilk Çeçen cihadina da 1996 yilinda katilmisti. Çok kibar, mütevazi ve herkesle iyi geçinen bir kisiligi vardi.
1999 yilinda Dagistan’in Novalak bölgesindeki cihada katilmisti. Burada da grubundan 25 sehid vererek, Rus Kusatmasini yararak Çeçenistan’a dönebilmisti.
Ruslar’in yeniden Çeçenistana girmesinden sonra, onlara karsi cihad saflarinda yerini almisti Ufuk. Kardesimiz 2. Çeçenistan Savasinin 2. ayinda, 1999’un Kasim ayinda sehid oldu.
http://www.kudusyolu.com/resim/dosya/ufuksamil01.jpg
http://www.kudusyolu.com/resim/dosya/ufuksamil02.jpg
Cevap: ÇEÇENISTAN Sehitlerimiz..!!!
Sehid Salih Turan
Mahlasi Halil Ibrahim olan Salih Turan, aslen Gümüshaneli olmakla beraber Istanbul’da 1972 yilinda dogdu. Mucahidlerin Grozni’den çekilmesi sirasinda, 2000’in Subat ayinda Sehid oldu.
Evli, iki erkek bir kiz olmak üzere üç çocuk babasiydi. Bagcilar Meslek Lisesi Mezunu olup, cepheye giderken, Teknik Egitim Fakültesi Matbaa Bölümü 4. sinifta okumaktaydi.
Lise çaglarindan beri Islami faaliyetlerde yer aldi. Islam'a asik olan ister davetle, ister Cihadla olsun, durmadan Allah’in yolunda yürüyen güzel bir kardesimizdi. Kendisi çok cesur bir yapiya sahipti. Ayni zamanda yumusak huylu ve alçak gönüllüydü. Kendisinde hiçbir kibir isareti görülmezdi.
1995 yilinda Çeçenistan'a gitmek istedi. Fakat çok çaba sarfetmesine ragmen bir türlü bu istegini gerçeklestiremedi. Bütün olumsuzluklara ragmen yilmadi ve 1996 yilinda yeniden Çeçenistan'a gitmenin yollarini arastirmaya basladi. Bu sefer gayesine eristi ve Çeçenistan’a girdi. Savasin sonuna kadar Çeçenistan’da kaldi. Baris anlasmasindan sonra Türkiye’ye döndü.
1997 senesinin 6 ayini Afganistan’da egitimle geçirdi. 1999 senesi ailesiyle birlikte umre ve hacc görevlerini ifa etti.
Dagistan’da cihad ilan edildigini duyar duymaz cehpeye kostu. 1999’un Agustos’unda vuku bulan Botlikh savaslarina yetisip, kardesleriyle birlikte savasti. Bos kaldigi zamanlarda kardeslerine yemek pisirirmek O’nun en büyük zevklerindendi. Bos durmayi sevmez, mutlaka mesgul olmak için bir isler bulurdu.
Grozni’yi kusatan Ruslara karsi direnis destanlari yazanlarin arasinda yer aldi. Mucahidlerin Grozni’yi bosaltma karari üzrine O da onlarla birlikte çekilirken, Yermolov yakinlarindaki bir köprüyü geçerken yaralandi. Yarali olmasina ragmen, güneye dogru yol almak gayesiyle savasmakta olan grubun saflarinda kaldi. Güney bölgesindeki agir Rus bombardimanlari sirasinda, yolculuk anindaki yorgunluktan takatsiz kaldi. Yaralarina tibbi yetersizlikten dolayi müdahale edilemeyen kardesimiz sehadet serbetini içti.
http://www.kudusyolu.com/resim/dosya/salihturan01.jpg
http://www.kudusyolu.com/resim/dosya/salihturan02.jpg
Cevap: ÇEÇENISTAN Sehitlerimiz..!!!
Sehid Osman Karakus
1976 Kayseri dogumlu olan Osman kardesimiz Bilal ismi ile anilirdi.
Osman kardesimiz 1995 Bosna cihadinda 6 ay bulundu. Buradan sonra Ogadin'e gitti. Ogadin bölgesinde bir süre kalan kardesimiz tekrar Türkiye'ye döndü. Sirp katliami altinda inleyen Kosava'daki kardeslerinin yardimina kosan Osman, burada da 1 ay kaldi.
Dagistan operasyonu basladiktan sonra, Dagistanli Müslümanlarin cihadina yardima giden kardesimiz cihad beldelerine asikti. Nerede bir cihad varsa o orada olmaliydi. "Ben emekli mücahid olmayacagim, yatak odasi mücahidi olmayacagim." derdi.
Dagistan'a gittiginde bunun kendisinin katildigi son cihad olmasi ve sehid olmasi için dua etti.
Osman hayata son derece bagli neseli bir kardesimizdi. Yaninda bulunan kardeslere bol bol saka yapardi.
Hanimina karsi çok düskündü. Cihada geldiginde henüz 1 aylik evli idi. Hanimina siirler yazar, bunlari biriktirirdi.
2000 yilinda Grozni çekilmesinde Osman 2. guruptaydi. Osman Pika silahini kullaniyordu. Satoy'a dogru yol aldilar. Ruslar bulunduklari bölgeyi agir silahlarla sardilar. Sigindiklari eve isabet eden bir bomba Osman'in bir kolunu kendisinden önce cennete göndermesine vesile oldu. Daha sonra kusatma yarildi ve mücahidler Osman'i alarak yola koyuldular. Çatismalar devam etti ve Osman yeni yaralar alarak 3 subat 2000 tarihinde sehid düstü.
http://www.kudusyolu.com/resim/dosya/osmankarakus.jpg
Cevap: ÇEÇENISTAN Sehitlerimiz..!!!
Sehid Mücahid Sener
Bugün bu yigitler, Afganistan’da, Çeçenistan’da, Filistin’de, Irak’ta ve dünyanin diger bölgelerinde esi görülmemis kahramanliklar sergilemekte ve Hakk’in sahitligini yapmaya devam etmektedirler. Iste onlardan biri henüz 19’unda yasaminin baharinda, bu mücadelenin ön saflarinda yer alan ve arzu ettigi sehadete kavusan binlerce gençten birisi olan Konya’li Mücahid Sener’dir….
Mücahid 1984 yilinda dünyaya gelmisti. O’na isim olarak Mücahid’i seçenler, hiç yanilmamisti. Mücahid bin aydan daha hayirli olan Kadir gecesinde, çok istedigi sehadete kavusmustu. Allah, O’nun sehadetini kabul etsin. O’nu Firdevs cennetlerinin varislerinden kilsin. Bizi de sehidlerimizin yolundan ayirmasin.
Mücahid de diger akranlari gibi güle oynaya büyüdü. Ta ki, bir seyleri akletmeye baslayana kadar… Hayatinin bu döneminde ümmetin halini düsünmeye basladi. Çevresinde ve dünyada olanlara sessiz kalamazdi. Çünkü O, bir müslümandi. Ve sahip oldugu iman, olanlara sessiz kalmasina engel oldu. Çeçenistan’daki müslümanlara yardim etmeye karar verdi. Hayallerini ve rahat olan yasamini birakti. Kendisine yurt olacak olan topraklara yöneldi. Herkesin kendisine kardes olacagi topraklara… O, mücahid ulemanin cihad çagrilarina icabet etme zamanin geldigini düsündü. Cihad bölgelerine gidip gelen insanlarla konustu. Müslümanlarin içindeki bulunduklari zilletten kurtulmalarinin yollarini arastiriyordu. Allah, hakkiyla iman eden bu gence rahmet etti, O’nu peygamberler, siddiklar, salihler ve sehidler yoluna iletti.
Mücahid, Allah’in, mazluma yapilan tecavüzlerin hiçbirinin karsiliksiz birakilmamasinin istedigini biliyordu. 2000’li yillarinin basinda zulmün kizil yüzünün tekrar gösterdigi Kafkaslardan gelen ve yankisi hala süren ses Mücahid’e, yillardir Kur’an ve hadislerden ögrendigi cihadi bizzat gerçeklestirmenin ve özlemini duydugu sehadete ulasmanin kapisini aralamisti. O ses söyle diyordu. “Ey Islam ümmetinin aziz evlatlari! Aranizda Allah’a verdigi sözde duranlar yok mu? Içinizde bu azmis ve sinirlari asmis köpeklere dur diyecek yok mu? Yahutta samimiyetle ve alçak gönüllülükle ellerini kaldirdigi zaman, duasi kabul edilecek bir kisi yok mu? Bizi dualarinizda da mi unuttunuz? Nerede gece yarilarindaki israrli dualariniz? Simdi dualarinizda unutacaksiniz da, ne zaman hatirlayacaksiniz? Allah Rasulu sehid olan 70 arkadasi için dualar etmisti. Bugün binlerce müslüman kardesiniz öldürülürken sizin dualariniz, yardimlariniz nerede? Siz nerdesiniz? Müslümanlarin baslarina bir felaket geldiginde Allah’a yalvariniz. Onlarin zafere ulasmalari için her türlü destegi vermekten kaçinmayiniz.”
Mücahid’in sehadeti yasadigi cahiliye toplumun ve bende müslümanlardanim diyen fakat müslümanlarin içinde bulunduklari zilletten kurtulmasi için kilini bile kipirdatmayan insanlara karsi bir ihtar ve direnisin yeniden ayaklanisi olacaktir insallah. Allah Mücahid’in ve tüm sehidlerimizin sehadetlerini kabul etsin. O’nun sehadetini tüm insanliga bir nür, Allah düsmanlarina da ates kilsin insaallah.
http://www.kudusyolu.com/resim/dosya/mucahid01.jpg
Sehidimizin agabeyi anlatiyor:
“Genelde her zaman beraberdik. Çevredeki insanlar, O’nun namaza ve Kur’an’a yatkin olmasi dolayisiyla çok seviyorlardi. Islam’a çok yatkindi. Insanlari çok seviyordu, insanlarda O’nu çok seviyorlardi. Çok sirin bir çocuktu. Allah, herkesin içine sevgi vermisti gerçekten. Imam Hatip yillarini O’nun için dönüm noktasi olmustu. Imam Hatip yillarinda Kur’an egitimi ve arkadaslari ile iletisimini gelistirdi. Filistin’de, Bosna’da, Çeçenistan’da müslümanlara yapilan bu zulmü gerçekten kiniyordu ve gerçekten çok üzülüyordu. Mücahid’i taniyan herkes neye üzüldügünü, neyi istedigini biliyorlardi. Herkese diyordu “Ortada erkek yok mu? Bu mazlumlara, bu kadinlara, yardim edecek bir erkek yok mu?” diye.
Benim ticaretle ugrasmama biraz kizardi. Askerden izine geldigimde, Mücahid ticaret ile ugrasiyordu. Bundan dolayi bu sefer ben biraz O’nu elestirmistim. Tabi daha sonra bunu ögrenci evlerine ve egitimlerine katki olsun diye yaptigini ögrendim. Gerçekten o zaman duygulanmistim. Üzüntümüz beraber, sevincimiz beraber, herseyimiz beraberdi.
Mücahid’i; ya Kur’an okurken görürdük, ya da namaz kilarken… Mücahid, hayatini Allah için yasamisti. Hiçbir zaman dünya için, ticaret için bunu da böyle yapalim demedi. Sehadeti benim için sürpriz olmadi. Öylesine bizi alistirdi ki, her zaman kendi kendime diyordum, bir gün sehid olacak.. Zaten yasarken sehiddi. Annem basta çok üzülüyordu. Allah, gerçekten sabir verdi.”
Simdi, Mücahid’i davasinda kendisine yoldaslik eden arkadaslarinin anlattiklariyla tanimaya çalisalim.
Yakin bir arkadasi Mücahid’i söyle anlatiyor:
“Mücahid, yasitlarinin dünyaya bir karis havadan baktigi lise yillarinda, Islam davasini dert edinmeye baslamisti. Müslümanlarin bulunduklari içler acisi duruma üzülüyor, acaba ben davam için neler yapabilirim? diye derin düsüncelere daliyordu. Mücahid’in Kur’an ile dostlugu biz Imam Hatip Lisesindeyken basladi. Bu yolda yardimci olacagini inandigi ders halkalarina katildi. "Arkadaslar zulmün son bulmasi için Allah yolunda, malimizla ve canimizla cihad etmeliyiz." derdi.
http://www.kudusyolu.com/resim/dosya/mucahid02.jpg
Dava arkadaslarindan birine Mücahid dendiginde agzindan su kelimeler dökülüyor:
“Mücahid, dünyanin degisik bölgelerinde müslümanlara yapilan zulmü ve müslümanlarin zulme karsi verdikleri cihadi yakindan takip ederdi. Rus zulmünün yüzyillardir hüküm sürdügü Çeçenistan’in anlami O’nun için çok farkliydi. Rus zulmüne karsi verilen cihadda sehid olan arkadaslari olmustu. Mücahid’e cihadi ve sehadeti Çeçen Cihadi ögretti desek abartmis olmayiz. “Arkadaslar, iman, davet ve cihad bir bütünün ayrilmaz parçalaridir. Biz eger ki iman ettikten sonra davet ve cihad görevimizi yerine getirmezsek imanimizdaki samimiyetimiziden söz edilemez.” dedigini hiç unutmayacagim.
Ögrenci evlerine bir ilim yuvasina çevirmislerdi. Davasi için tebdir pesinde kosanlarin aksine bu yola malini ve canini adayan kardeslerin yaptigi çalismalar O’nun içindeki cihad ve sehadet askini daha da alevlendirmisti. Davet ve cihad için çalismadan geçen bir günü yok gibiydi. Sehadetten bahsederken çogu zaman bogazi dügümlenir, gözleri yasla dolardi. Cihad etmeye 5.5 sene önce karar vermisti. Geceleri yaptigimiz yürüyüslerde cihad ve sehadetten bahsederdi. Cihad meydaninda daha aktif olabilmek için kosmak, yüzmek gibi kondisyonunu artiracak sportif faaliyetleri yapmaya çalisirdi.”
Bir arkadasi Mücahid’in cihad meydanina gitmek için her seyin hazir oldugunu ve birkaç güne kadar yola çikacaginin haberini aldiginda sevincinden yerinde duramaz oldugunu, Allah’in O’nun yüzündeki nür’u artirdigini ve Mücahid’in yüzüne eskisi gibi bakamadiklarini, yüzünün haya edilecek bir güzellige söylüyorlar.
Cephedeki mücahid arkadaslari, henüz 19’unda Firdevs’e varis olan yigidimizi haya, ahlak ve takvaya bürünmüs bir güzel olarak tarif ediyorlar.
Mücahid’in ögrencilerinden biri, Mücahid sehid olduktan sonra gördügü bir rüyayi söyle anlatiyor.
“Hocami rüyamda gördüm. Elinde uzun bir liste vardi. Içinde sehidlerin isimleri yaziliydi. Besinci sirada hocamin ismini gördüm.”
Cevap: ÇEÇENISTAN Sehitlerimiz..!!!
Sehadeti:
Mücahid’in sehadetine tanik olan arkadasi anlatiyor.
"Bismillahirrahmanirrahim…
O hayatinin baharinda sehadeti kazanan yigit bir gençti. O, Rabbinin cennetine asikti... Rabbi’de O’nun isteklerini kabul etti ve O’nu sehidlerin mertebesine çikardi. Bu asil genci nasil anlatacagimi bilemiyorum. O’nu anlatirken aciz kalsam da anlatmaya çalisacagim.
“Ben bugünleri çok bekledim. Bugüne kadar sirtüstü çok yattim. Bugün ecir alma ve cennet için yatirim yapma zamani” derdi.
Vallahi, O’nu, uzak-yakin hiçbir is için üsengeçlik yaparken görmedim. O, Allah Rasulunun su hadisi hep tekrarlardi. “Allah yolunda tozlanan ayaga cehennem atesi degmeyecektir.”
Mücahid’i ya cephane tasirken, ya siginak kazarken, ya da mücahidleri gida ve su tasirken görürdük. O, kendisinin bosa geçecek vaktinin olmadigina sartlandirmisti.
21 Agustos’ta, tedavi için giden emirimiz Bilal ile gelmisti. Mücahid aramiza gelisinden bir ay sonra, emirimiz Bilal ile bir operasyona katildi.
Mücahid, 2003’ün Ramazan ayinin 27. gecesini nöbette geçirmisti. Sabah 8:30 siralariydi. Siginakta kimimiz Kur’an okuyor, kimimiz ibadetle, kimimizde günlük isleriyle mesgul oluyordu. Nöbetçi; Ruslarin etrafimizi sardigini ve saldiriya geçmek üzere olduklarini haber verdi. Hemen hazirlandik. Fakat Ruslar saldiriya baslamislardi. Emirimiz Bilal, siginaktan çikar çikmaz vurularak sehid oldu. Disariya çikanlar iki-üç saniyede sehid oluyorlardi. Siginagin önünde bir metrelik bir çukur kazmistik. Disari çikip ates ederek o çukura atlamayi düsündüm ve atladim. Bacagimdan ve yanagimdan hafif sekilde yaranlanmistim. Benden sonrada Mücahid, benden tarafa dogru gelmeye basladi. Çukura tam atlarken diz kapagina büyük bir kursun isabet etti. O’nu çukurun içine çektim ve çatismaya oradan devam ettik. Mücahid’in dizkapagina isabet eden kursun O’nu agir bir sekilde yaralamis ve dizkapagi arka tarafa dogru kirilarak dönmüstü. Ruslarla aramizdaki çatisma devam ederken, Mücahid’in alnina bir kursun daha isabet etti. O anda Rabbine ve özlemini duydugu sehadete kavustu. O ve diger kardesler Kadir gecesinin sabahi sehid düstüler.
Mücahid, çok takvali, cesur bir gençti. O hepimizden yasça küçük olmasin ragmen davranislariyla bize örnek oluyordu. Yasina oranla Kur’an ve Hadis bilgisi çok iyiydi. Aksamlari Kur’an ve hadis dersleri verirdi. Rabbim, O’nu Firdevs’i A’la’da agirlasin insaAllah. Elazigli Bilal kardesin emirlik yaptigi, benim ve Mücahid’in içinde bulundugu grup, Allah’in dinin üstün tutmak için, mali ve cani ile farkli ülkelerden gelen 14 yigitten olusuyordu. Bu gruptan sehid olamayan tek kisi benim.
O, peygamberin de dedigi gibi, “Az zamanda çok is yapan” birisiydi. Aramiza katilali 4 ay olmustu.
Agabeyi:
“Kardesim Mücahid, Ramazan ayinin 27. günü yani Kadir gecesinin sabahi 10:00 sularinda sehid olmus. Annem, kardesimin sehid oldugu siralarda bir rüya görmüs. Kur’an okuduktan sonra uyku basiyor. O an rüyasinda Mücahid, ayaklari bembeyaz nurlar içinde anneme dogru yürüyor. Daha sonra ögrendigimize göre Mücahid, ayagindan yara alarak sehid olmus."
http://www.kudusyolu.com/resim/dosya/mucahid03.jpg
VASIYETI
Euzu billahiminesseytanirracim. Bismillahirrahmanirrahim…
Elhamdulillahi rabbil a’lemin vessalatü vesselamu a’la Muhammed
Hamd olsun Allah’a ki, bize Islam nimetini bahsetti. Bizleri Karanliklardan nur’a çikaran Allah’a hamd olsun.
Elhamdulillah ki, Rabbimiz bize Islam’i, O’nu yasamayi, Allah’a kulluk etmeyi,, peygamberi önder seçmeyi nasip etti.
Ismim Mücahid, yasim 19. Bende bir zamanlar Türkiye’deki gençler gibi, gezen, oynayan, hayallere dalan biriydim. Rabbim, bana 15 yasimda hidayet nasip etti Elhamdulillah. Kur’an okumaya, Peygamberi tanimaya basladim. Tabi ki, peygamberi tanimakla, Allah’i tanimakla bu isin bitecegini zannetmiyorum. Muhakkak ki Allah yolunda bir seyler yapilmasinin gerektigine inandim. Ve benim Kur’an’dan ögrendigim, Peygamber (s.a.v.)’den ögrendigim sey buydu. Muhakkak ki, bir seylerin yapilmasi gerekiyordu. Allah yolunda çaba göstermemiz gerekiyordu. Allah bizden Kur’an’da, O’nun yolunda cihad etmemizi, O’nun yolunda kanimizi akitmamizi istiyor. Peygamber (a.s.)’da bize cihadin faziletlerini anlatiyor. Bende bundan yola çikarak Allah yolunda cihad etmeye, Allah yolunda savasmaya niyet ettim. Ve Rabbim bana Elhamdulillah, 4 sene de olsa beklememe ragmen kendi yolunda cihad etmeyi nasip etti.
Kisinin iyilik yaptiginda cennete gidecegini, kötülük yaptiginda cehenneme gidecegini Allah bize, Kur’an’da söylüyor. Ve Allah öyle bir grup anlatiyor ki Vakia Suresinde, önde gidenlerden bahsediyor. O önde gidenler her zaman basi çeken insanlardir. O önde gidenler Allah yolunda mallariyla ve canlariyla cihad edenlerdir. Biz Islam’i seçen müslümanlar olarak gerek medyadan, gerekse çevremizden aldigimiz duyumlarla müslümanlara yapilan zulümleri gördük. Bazi gazetelerden, televizyonlardan seyrettik. Filistin’de, Çeçenistan’da, Kesmir’de ve dünyanin çesitli bölgelerinde müslümanlara yapilan zulümleri gördük ve bunlarin bir an önce önlenmesi, adaletin saglanmasi ve Allah-u Teala’ nin Nisa Suresinde buyurdugu gibi, (Nisa 75) savasmamiz gerektigini anladim. Elhamdulillah ki, Allah bize bu bilinci verdi. Allah yolunda cihad etmeye 4 yil önce karar vermistim. Niyet ettim, dua ettim Elhamdulillah Rabbim, dualarimi kabul etti. Ve Rabbim bana görünmez ordularini indirdi, Elhamdulillah ki yolum açildi. Tabiri caizse cennetin vizesi olan Allah yolunda cihadi nasip etti. Rabbim ayaklarimizi sabit kilsin ve kendi yolunda sehid olmayi, cennetine girmeyi nasip etsin.
Kardeslerime vasiyetim.
Sabirli olsunlar, geride kaldik diye üzülmesinler, dualarinda israrli olsunlar. Peygamberimizin bir hadisi var. “Kul benim duam kabul edilmedi demeden önce Allah O’nun duasini muhakkak kabul eder” . Elhamdulillah, Allah bana bunu gösterdi.
Insallah geride kalan kardeslerim bana dua ederler, ben de onlara dua edecegim. Rabbim hepimizi cennetinde, Peygamber (as.)’in etrafinda, siddiklarla, salihlerle ve sehidlerle beraber oturmayi, muhabbet etmeyi ve cennette sefa sürmeyi nasip eder insaAllah.
Amin…
Cevap: ÇEÇENISTAN Sehitlerimiz..!!!
Sehid Murat Konukçu
Sehadeti: 10 Agustos 1999 Dagistan
1974 yilinda Eskisehir’de dogdu. Babasinin isi nedeniyle Izmit’in Karamürsel ilçesine yerlestiler. Çocuklugu ve okul dönemi burada geçti. 1992 yilinda Karamürsel Imam Hatip Lisesinden mezun oldu. Daha sonra Ahadolu Üniversitesi Sosyoloji Bölümünü kazandi.
Lise yillarinda baslayan Islami Mücadelesi, üniversite yillarinda daha bir olgunluk kazanmaya basladi. Bosna savasinin baslamasi ile birlikte egitimine ara vererek 1995 yilinda Bosnaya gitti. Yaklasik 5 ay savastiktan sonra, savasin durmasi ile birlikte, Türkiye'ye döndü. Bosna'da sehid düsen arkadaslarini anlatirken, kendisine nasib olmadigi için hayiflanirdi.
Aklindan hep Ogadin, Kesmir, Filistin geçiyordu. Çeçenistan’da Samil Basayev’in bagimsiz bir kampinin oldugunu ögrenince, 1998 yilinin basinda Çeçenistan’a gitti.
Bir süre egitim gördükten sonra, kampa yardim toplamak üzere Türkiye’ye geldi. Sehir, sehir dolasarak sahsi dostluklari bulunan esnaflardan yardim toplayarak, bu kampa götürdü. Bu faaliyetlerine 1 yil kadar devam etti.
23 Haziran 1999 tarihinde ailesiyle vedalasarak Çeçenistan’in yolunu tuttu. Bu gidis farkliydi. Yardimlari götürmek gayesiyle gidiyordu. Ayrica bir operasyonun yapilacagindan haberi vardi. Sehid olmasi için yakinlarindan dua etmelerini istiyordu. Operasyondan bir hafta önce, Çeçenistan’dan annesini arayarak helallik istedi.
Dagistan’in Rus isgalinden kurtulmasi için verilen mücadelede Türkiye'den giden müslümanlardan ilk sehidler verildi: Murat Konukçu (Cüheyman) , Cemil (Ebu Zeynep) ve Avrupadan iki kardes birlikte gelen ve büyügü olan Faruk. Faruk, henüz 3 aydir Islami bilince ulasmis bir müslüman oldugunu ögrendik. Kardesi Fatih, daha sonra sehadete ulasacakti. Fatih, Bosna Cihadina da katilip, büyük basarilar göstermisti.
Murat Konukçu, Bosna cephesine gitmeden önce, yazmis oldugu bir siirinde duygularini söyle ifade ediyordu.
"Daglardir benim yuvam, silamdir daglar
Silaya vuslati özlerim
Kanim kaynar, çeker beni, çagirir kendine
Ebedi yuvaya daglar
Haksizlik karsisinda Ammar gibi kiyama çagirir beni
Ana kucagi gibi sicak ve sefkatli daglar
Duyarim sessiz çigligini Bosna Daglari’nin,
Çagirir beni
Bekle, geliyorum Ey Sehid Daglari..."
Murat Konukçu ajandasina mü’minlerin vasiflariyla ilgili söyle bir not düsmüs.
“ Önceki mü’minlerin ilahi emirlere yaklasimi “Isittik ve itaat ettik” seklindeydi. Su anki müslümanlarin zihniyeti ise “Isittik, düsünüyoruz, tartisiyoruz, akletmeye çalisiyoruz, mütalaa ediyoruz ve nasib olursa, ömrümüz yeterse, isimiz, gücümüz, sosyal konumumuz ve yasalar elverirse itaat edecegiz.” demektir. Ama elbetteki mü’minler ilahi emirlere ancak “Semi'na ve eta'na” derlerdi."
Murat’in dilinden düsürmedigi duasi ile söyleydi. Tam bir Sehid’e yakisacak bir dua….
"Ya Rabb! Bize, sonu sehadet olan ameller islet !....
Nefsimizde olani degistirmede bize yardim et.
Hakki oldugu gibi anlatmayi nasip et!
Bizi, sevdiklerinle beraber yasat, sevdiklerinle beraber ölüdür ve sevdiklerinle beraber hasr eyle!
Senin zikrini anmayi ve yasamayi bize nasip et.
Allah’im bile bile sirk kosmaktan sana siginirim, bilmediklerimden de af dilerim…" (Amin.)
Murat Konukçu, Karamürsel’de oturmaktaydi ve daha önce de, Bosna cephesinde 5 ay kalmisti. Kosova'nin Sirplar tarafindan yagmalanmaya baslamasi üzerine de Kosova’ya gitmek üzere Makedonya ya gitti. Kosova’ya giremeden geri dönmek mecburiyetinde kaldi. Ne pahasina olursa olsun Kosova’ya gitmeyi kafasina koymustu. Ikinci defa Makendonya’ya gitmisti. Geçis emniyeti için gereken baglantilari kurmus, sinirda beklemekteydi ki baris anlasmasi imzalandi. Yine geri dönmek zorunda kalmisti.
Buradan dönüsünde, Bosna cephesinden tanidigi Karamürselli Salih’le zaman zaman dertlesirlerdi.
Murat Konukçu Dagistan cephesine gitmeden birkaç gün önce, yine böyle bir sohbet esnasinda Salih’e;
“Bugün öyle bir rüya gördüm ki, çok enteresan. Bosna’da iken bir arkadasim, aynen benim gördügüm bu rüyayi gördügünü anlattiktan sonra sehid olmustu. Benim gördügüm rüya o kardesimin anlattigi rüyanin aynisi. Insaallah Dagistan’da Sehid olurum.” diyerek, sehadet özlemini dile getirmis.
Murat, her sefere çikisinda, annesinden helallik dilemek adetiydi. Annesi de cigerparesini her seferinde “ Hayirlisi ile git ve gel. Allah yardimciniz olsun” diye dualar ederek ugurluyordu. Bunu arkadaslarina övünerek anlatirdi.
Murat kardesimizin sehadeti ise söyle gerçeklesir. Kendisi Seleka diye tabir edilen ve Kamaz kamyonu üzerine monte edilmis, uçaksavar kullaniyordu. Uçaklar, yerlerini farkeder ve bulunduklari yeri bombalamaya baslarlar. Kamyon mevzi degistirdigi esnada freni patlar, Murat ve yardimcisi Abdulbari ismindeki Ürdün’lü mücahid, kamyonun sag taraftaki uçuruma yuvarlanmasi sonucu Sehid olurlar. Murat’in cenazesini defneden Suud’lu Osman ismindeki mücahid, Murat’in sehadet parmagini sehadet getirir bir vaziyette ve kalbinin üzerinde oldugunu, defnederken sag kolunu ne kadar yanina koymaya çalistiysa da, her seferinde kolu dirseginden büküldügünü, elini sehadet getirir vaziyette, kalbinin üstünde koydugunu ve öylece defnettiklerini aktarmistir.
Bünyamin Dogruer
(Sehidimiz Murat Konukçu’nun aziz hatirasina)
Gittin güle güle
ölüme degil kavusmaya
umutla yikanmis gözlerle
ask sahillerine
siyah sakallarini vererek rüzgara
geride yas tutan karanfil konusan yildizlar
bense yenik ve kirilgan
kirik elmas parçalari bahar renginde
turnalar uçtu geceler küf
yikik bir duvar dibinde
yagmuru ögreniyorum
ki yagmur yagarmi içimize
Gittin
özgürlük düstü aklima
bir cephede çeçenistanda
asik suretini gördüm bendeki fotografinda
seni bu sehirle baristiramamistik
murat
ey kara gözlü sevda
ey daglarin arkasindaki dag
kutlu bir sevinç var gözlerinin ardinda
sahadete mühürlenmis sevda
Gittin
gecede ay vardi
sonsuzluk irmagina düstü bir damla göz yasi
ey cüheyman
kutlu haberin geldi çeçenyadan
sahadet parmagini kalbinin üstünde tutan
begendigin ölümlerden
biçtin kefenini
Gittin
bense yenik ve kirilgan
kirik elmas parçalari bahar renginde
yikik bir duvar dibinde
yagmuru ögreniyorum
oysa irmaklar gibidir sehid
ilahi askla akar
akar akarda konar tahtina
http://www.kudusyolu.com/resim/dosya/muratkonukcu04.jpg
http://www.kudusyolu.com/resim/dosya/muratkonukcu01.jpg
http://www.kudusyolu.com/resim/dosya/muratkonukcu03.jpg
http://www.kudusyolu.com/resim/dosya/muratkonukcu05.jpg
http://www.kudusyolu.com/resim/dosya/muratkonukcu02.jpg
Cevap: ÇEÇENISTAN Sehitlerimiz..!!!
http://www.herkesdinlesin.com/images...i_gozyasi2.jpg
Rabb'im rahmet eylesin
Giden şu yiğitlere
emeğine sağlık abla...