Ey Şanlı Örtü !

Ey Şanlı Örtü !
Ey şanlı örtü;temsil ettiğin değerlerden ötürü horlandın-hakir görüldün ama;yine de gam izhar etmedin..Ağladın-ağlattın,üzüldün-üzdün fakat;o ışıltılı güleç yüzünü hiçbir zaman soldurmadın..Çok zor şartlar altında dahi onurunu her daim muhafaza ettin,yıkılmadın,asla yıkma planları yapmadın,amansız şartlar altında dahi dimdik ayakta durmasını bildin.Dört koldan saldırıp ezmeye çalışsalar da seni,ezilmedin.Esen her art niyetli rüzgara masum ellerini açtın;ALLAHım bilmiyorlar diye..Sen bir bez parçası değildin.. Muhtevanda ötelere uzanan değerler manzumesi vardı ki anlayamamışlardı seni...Sana; örümcek kafaları saklıyor dediler;alınmadın,bizi ilimden-bilimden-fennden ediyor dediler,acı bir tebessümle mukabelede bulundun..Çağdışı yaftası yedin,gericiliğin sembolü ilan edildin,çocuklarımızın minnacık beyinlerine kara çalı çalıyor
dediler,gücenmedin-alınmadın-kırılmadın..Seni ayaklar altına almak istediler,paramparça edip her bir parçanı dikenlere asmak istediler..Sen tüm bu yapılanlara sabrettin..Sesini çıkarmadın..Beni anlamıyorlar ama beni bir BİLEN var deyip sükunetle olacakları seyre daldın..Seninkisi teslimiyet değildi;bilakis metanetti-dirayetti..Üzerinden siyaset yapanlar oldu,seni dünyevi çıkarlar için kullanmaya kalkışanlar oldu,kirli niyetlerin saklanılması adına yer yer kullanıldın da...Ama sen hiç sesini çıkarmadın, artık düşün yakamdan dahi demedin-diyemedin..Sanırım imtihan sırrına dayandırdın,derviş misal sessizliğini..Sesini kısmaya çalıştılar,adına kara leke sürmeye çalıştılar,taşıdığın değerlere hakaret ettiler,"gerici-yobaz-bağnaz-örümcek kafaları saklamaya devam ettiğin müddetçe sana hayat hakkı yok" dediler..Sen yine de onlara dahi kalbinin kapılarını ardına kadar
açtın..Bilmiyorlardı ki;örttüğün her bir beyaz güvercin nurla-ilimle-irfanla doluydu..Bilmiyorlardı ki her bir beyaz güvercinin kalbi merhamet-şefkat-sevgi ile dopdoluydu..Bilmiyorlardı ki her bir beyaz güvercinin gönlünde insanlara-insanlığa,vatanımıza-milletimize-devletimize şakaklarına karlar yağıncaya dek hizmet etmek vardı..Ezelde adın tesettür diye yazılmıştı ama; her nasıl olduysa türban diye anılmaya başlandın..Ben türban değilim;tesettürüm dedikçe sesini daha da kısmak istediler..Ben başörtüsü değilim;tesettürüm dedikçe o narin kalbine yumruklar attılar,sesini-soluğunu kıstılar..Ey şanlı örtü; ben seni tesettür diye tanıdım,tesettür diye öğrendim,adını tesettür bildim..Çizgisini ALLAH çizmiş dedim..NiŞANESİNİ ALLAH TAKMIŞ dedim..Ben seni böyle bildim ve böyle tanıdım..Ve seni ben, böyle bilmeye de ilelebet devam edeceğim..Sana dair hislerimin hepsini yazmak
istemiyorum..Senin nazarımdaki değerin çok alidir,çok kutsidir ve çok lahutidir..Biliyorum;yanlız kaldın..Biliyorum;yanlızlığa terk edildin..Biliyorum sessiz sessiz ağlıyorsun,o pak alnını secdeye götürdüğün demlerde ama sabret ne olur Seni taşıyanlar dahi seni anlamayınca etrafa anlaşılmak isteğini barındıran nazarlar fırlattın..Belki bir gören olur da dikkatini bana verir dedin fakat;ne gelen vardı ne giden..Gelen çok olsa da bakan yoktu;ne demek istiyor bu diye...Bu asrın garibisin nazarımda..Bu asrın gözyaşısı dinmeyen yetimisin nazarımda..Ben daha fazla hislerime yol veremeyeceğim..Biliyorum ki ağlayacağım biraz sonra..Biliyorum ki hıçkırıklara boğulacağım, hastalığıma manalı manalı bakacağım ki; bu da hiç hoş olmayacak-uygun düşmeyecek-rıza ve teslimiyet endeskli olmayacak..Beyaz güvercin ! ALLAH'ın nişanesi sana emanet ..İncitme onu..Koru onu..Taşıdığı değerlere ilelebet
kulak ver..Bu konuda ihmalkar olma..Sana değer atfeden odur,bilesin..Sana şeref veren taşıdığı değerlerdir..Onun için kem bakışlardan muhafaza et onu,kirli ellerin ona dokunmasına müsade etme..Ve her daim de dua ile yaşa ve dua ile ruhunu RAHMAN'a teslim et...Arkanda da; tabutuna sarılmış tesettürün kalsın..