Hayat Dediğin
Üzerinden geçilen köprüdür kimi zaman,
Hatta odun parçası aleviyle ısınan,
Bazen bir dostun kapısı yüzüne kapanan,
Menfaat pazarı senin hayat dediğin.
Gülmek, üzülmek ve ağlamak...
Bir şeye umut edip o umuda bağlanmak,
Didinerek yazdığını kolayca karalamak,
Yazboz tahtası senin hayat dediğin.
Bazen yeni doğan bebeğin ağlayışıdır.
Gece yarısı sesiyle uyandığım sokak ayyaşıdır.
Gün gelir senden geriye kalan bir mezar taşıdır.
Ölümün çözdüğü sırdır senin hayat dediğin.
Bir genç kızın hayalleri,
Bir demircinin nasır tutmuş elleri.
Bazen kavak yelleri, bazen sevda selleri,
Yaşamakta bitmez senin hayat dediğin...
Ersin Yancar