2 sonuçtan 1 ile 2 arası

Konu: Başkanlık Sistemi,Türkiye'ye uygun'mu?

    Share
  1. #1
    ***
    DIŞARDA
    Points: 7.004, Level: 55
    Points: 7.004, Level: 55
    Level completed: 27%,
    Points required for next Level: 146
    Level completed: 27%, Points required for next Level: 146
    Overall activity: 16,7%
    Overall activity: 16,7%
    Achievements
    kuzat - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Vip Özel Üye
    Üyelik tarihi
    Nov 2010
    Yer
    İstanbul
    Mesajlar
    904
    Points
    7.004
    Post Thanks / Like
    Tecrübe Puanı
    15

    Standart Başkanlık Sistemi,Türkiye'ye uygun'mu?

    BAŞKANLIK SİSTEMİ

    ÖZET : Parlamentarizm, Başkanlık ve yarı-başkanlık sistemlerinin hepsi dedemokratik sistemlerdir. Parlamentarizmin beşiği olan İngiliz temsilirejiminde, kuvvetler arasında hukuken eşitlik ve denge vardır amauygulamada yürütme organının üstünlüğü vardır. ParlamentarizmdeBakanlar Kurulu, fiiliyatta yalnız yürütme görevini değil, yasamayetkisini de tekeline aldığı için eleştirilmektedir.ABD’nin Başkanlık sistemi, hükümetin ve siyasetin istikrarınakatkıda bulunmaktadır. Türkiye’de her şey merkezden çözülmekle hantalbir bürokrasi oluşmuştur; merkeziyetçi değil de, yerinden yönetim esasalınmalıdır. ABD’de iki parti sistemi vardır; Başkan iki turlu bir sistemleseçilmektedir. Yargı, yasama ve yürütme kadar güçlüdür. Yasama gücütamamen bağımsız olup, yürütmenin Meclise yasa tasarısı sunması sözkonusu değildir. Kongre, sadece yasama ve denetim işlevi görmektedir;bakanlar (sekreterler) Meclis dışından Başkan tarafından atanmaktadır.Türkiye’de Başbakan, ABD Başkanı’na göre, 2 veya 3 kat daha güçlüdür.Bütçenin uygulamasında ABD’de Kongre, Türkiye’de ise Hükümetyetkilidir.Fransa’da uygulanan Yarı-Başkanlık sisteminin özelliklerişunlardır. Cumhurbaşkanını halk seçer, yönetim parlamentarizmdeolduğu gibi iki başlıdır; Cumhurbaşkanı ve Başbakan. Fransa'da iki meclisvardır; 491 üyeli Millet Meclisi ve 315 kişilik Senato.1İ.Ü. Hukuk Fakültesi Anayasa Hukuku Öğretim Üyesi, UNESCO İnsan Hakları İhtisasKomitesi Üyesi.

    İnönü Üniversitesi Hukuk Fakültesi Dergisi Cilt:2 Sayı:2 Yıl 2012


    Başkanlık sistemi için parlamenterizm sisteminin tartışılmasındayarar vardır. Ancak burada parlamentarizm üzerinde yer darlığı nedeniyledurulmayacaktır. Parlamentarizmin tanımı, tarihçesi, parlamenter rejimindört özelliği (yürütmede çift başlılık, cumhurbaşkanının siyasalsorumsuzluğu, bakanlar kurulunun sorumluluğu ve yürütmeninyasamayı feshi) ile parlamenter rejimin çeşitleri (düalist, monist,aklileştirilmiş ve çağdaş) konuları bu çalışmanın kapsamı dışındadır.

    2 Başkanlık sistemi temsili rejim türlerinden biridir ve kuvvetlerayrılığı teorisini -parlamenter rejimden farklı olarak- sert şekildeuygular.

    3 Başkanlık sisteminin ABD'de mucidi "Kurucu Babalar"(Founding Fathers) dır.
    İlk Başkan George Washington, 30 Nisan1789’da görevine başlamıştır. XVIII nci yüzyılda Amerika'da, Başkanlıksistemi, insan aklından doğmuş bir sistem olarak kabul edilmektedir.Başkanlık sistemi, “westminster modeli” demokrasinin XVIII nci yüzyıl2Parlamentarizm konusunda detay için şu çalışmalarımıza bkz. Fendoglu, Hasan Tahsin,“Parlamentarizm- Başkanlık Sistemi Tartışmaları Üzerine”, Dicle Üniversitesi HukukFakültesi Dergisi, D.Ü Hukuk Fakültesinin Kuruluşunun 20. Yıldönümüne Armağan,Sy., 7, Diyarbakır, 2003, ss. 1–30; aynı yazar: “Başkanlık Sistemi Tartışmaları”, Analiz,Stratejik Düşünce Enstitüsü, Ankara, 2010; aynı yazar, “Başkanlık Sistemi Türkiye’ninYararına Olacaktır”, Yankı, Sayı 1073, Şubat 2011.s. 12.3 Schmitt, Gary J. and Shulsky, Abram N.: The Theory and Practice of Separation ofPowers: The Case of Covert Action, in The Fettered Presidensy, USA, 1989, p. 59.

    İnönü Üniversitesi Hukuk Fakültesi Dergisi Cilt:3 Sayı:1 Yıl 2012

    sonundaki koşullarına tepki olarak verilen bağımsızlık savaşı sonucundaAmerikalılar tarafından üretilmiştir. Başkan ve Kongrenin ayrı seçildiği,meclisin çift olduğu, başkanın ikinci seçmenlerce (electoral college)seçildiği, federal yapılı bir devlet yapısıdır. Sistem yasama-yürütme-yargıuzlaşınca işlemekte, aksi halde sorun çıkabilmektedir.ABD’nde Başkan, Kongreyi feshedemez. Kongre de başkanıistifaya zorlayamaz. Mali kaynaklar üzerinde Kongre daha etkilidir.Başkanlık sisteminde, organların yapısı, fonksiyonu ve ilişkilerindebağımsızlık vardır; buna göre, kuvvetler biribirini kontrol eder ama,yürütme organına üstünlük tanınır. Başkanlık modelinin en iyi örneğiABD dir. Sistem, ABD Başkanı, Kongre, Federal Yüksek Mahkemeve Federe Mahkemelerden meydana gelir.4 ABD'de, Federal Yüksekmahkeme, Anayasayı korur ve yüksek adalet işleri ile uğraşır. Yüksekmahkeme, Senato'nun onayı üzerine ABD başkanı tarafından atananbir başkan ve sekiz üyeden5oluşur. Anayasaya göre, iyi hareketettikleri sürece görevlerine devam eden federal hâkimler fiilen ömürboyu şartı ile bu durumlarını korurlar. Bu da onların bağımsızlığınısağlar. ABD‘de yargı bağımsızdır ve diğer iki kuvvete karşı koyacakgüçtedir. ABD'nde yargı, yürütmeden üstün tutulur.6 BirleşikDevletlerde yargı yetkisi, bir yüksek mahkemeyle Kongreningerektiğinde zaman zaman kurdurabileceği ikinci derecedemahkemelere verilmiştir. Görüldüğü gibi, Mahkemeler yargılar ama,kanunun yapılmasına ve uygulanmasına katılmaz. Kanunu Kongreyapar, mahkemeler olaya uygular, hükümet ise verilen kararı yerinegetirir.1787 tarihini taşıyan ABD Anayasasında, yirmi yedi amendementyapılmıştır. Anayasa değişikliği, Federal Meclisin 2/3 ünün kararı ile olur.Başkan'ın, Parlamento dışından iki dereceli seçimle, -dört yılda bir-, işbaşına geldiği ABD'de, Başbakan, Bakan ve Bakanlar Kurulu yoktur;4 Bu konuda geniş bilgi için bk. Esat Çam, Devlet Sistemleri, Ist. 1993, Der Yayınları, s.86-139.5"Üyelerin toplumdaki saygınlığı büyük olup, başkanın maaşına eşit maaşları vardır.Başkanı, protokol gereğince, Amerika Birleşik Devletleri Başkanından sonra ikincişahsiyet durumundadır"; Çam, Devlet Sistemleri, s. 119.6 Özay, İl Han, "Evvel Allah..Sonra Yüksek Mahkeme", İdare Hukuku İlimleri Dergisi,

    Prof. Dr.Hasan Tahsin FENDOĞLU
    "Evliyanın kılıcı kınında değildir. Kimseyi kesmezler ama üzerlerine giden kesilir"



  2. #2
    ***
    DIŞARDA
    Points: 7.004, Level: 55
    Points: 7.004, Level: 55
    Level completed: 27%,
    Points required for next Level: 146
    Level completed: 27%, Points required for next Level: 146
    Overall activity: 16,7%
    Overall activity: 16,7%
    Achievements
    kuzat - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Vip Özel Üye
    Üyelik tarihi
    Nov 2010
    Yer
    İstanbul
    Mesajlar
    904
    Points
    7.004
    Post Thanks / Like
    Tecrübe Puanı
    15

    Standart

    Başkanlık Sistemi üzerinden tehlikeli beklenti


    AK Parti’nin “Yeni Türkiye” için önerdiği “hükümet etme biçimi”nin“Başkanlık” olduğunu biliyorsunuz. Kurucusuna sadık AK Parti’nin, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın önerdiği “Meksika Tipi Başkanlık Sistemi”ni getirmeye çalışacağından kuşkunuz olmasın.
    Meksika tipi başkanlık sisteminde Başkan, idarede/hükümette “tek adam”; yardımcısı bile yok. Tüm yetkileri üzerinde toplayan Başkan, Meclisten geçen yasaları, hatta bütçeyi veto edebiliyor, yasa tasarısı sunabiliyor,bakanları, anayasa mahkemesi yargıçlarını, başsavcıyı, emniyet genel müdürünü, kuvvet komutanlarını ve büyükelçileri atıyor. Savaşa ve barışa karar veriyor, milletlerarası anlaşmaları müzakere ediyor. Atamaları yapıyor. Partisinin milletvekillerini de kendisi belirliyor.
    Güçlü Başkanlık, “ciddi ve köklü bir değişim”e ihtiyaç duyan ülkemizde,“karar alma ve uygulama mekanizmasının hızlanması” için isteniyor. “Yanlış kullanıma müsait” olsa da, “köklü değişikliklerin hızlı bir şekilde yapılabilmesi için” böyle bir sistem gerekli görülüyor. Yani sistemi isteyenlerin amacı, “ülkemiz için elzem olan değişimi yapabilecek bir mekanizma”yı hazırlamak.
    Ancak, AK Parti’nin müspet endişesinin farkına varamayan bazı kişiler, Başkanlık sistemi üzerinden “farklı ve tehlikeli beklentiler” içine girmiş görünüyor. “Şovenistçe, diktatörce bir Başkanlık modeli” hayal edenler uluorta konuşmaktan çekinmiyorlar. Bunlar, başkanlık sistemi üzerinden“astığı astık, kestiği kestik bir diktatör” hayal ediyorlar.

    Onlara göre Başkanlık Sistemi, “hukukun olmadığı, tek bir adamın ağzından çıkanın yasa haline geldiği, verdiği kararların mahkeme kararı yerine geçtiği ve mahkemelerin tek adamın arzularına ve plânlarına uygun karar verdiği/verebildiği, yasama faaliyetlerinin kmış gibi “tek tip” hale geleceğini ve gelmesi gerektiğini düşünüyorlar. Tıpkı “28 Şubat Cuntası”nın, “tek tip vatandaş” projesi gibi. Bu sistemde farklı kültürlere, düşüncelere, yaşam biçimlerine, özellikle de “iktidara/başkana karşı muhalefete yer olmayacağı”nı düşünüyorlar; olmaması gerektiğini tasavvur ediyorlar. Bu yüzden de karşı grupları tümüyle tasfiye ederek “tek tip itaatkâr sürü toplumu” oluşturmayı ve bunun üzerine bir iktidar biçimlendirmeyi hayal ediyorlar.
    Bunlar “Başkanlık Sistemi” değil, “Şovenist Diktatörlük” arzuluyorlar. Mensubu oldukları grubu ve siyasi ekolü öylesine aşırı bir taraftarlıkla önceliyorlar ki, bu taraftarlıkları, “rakip gruplara/ekollere karşı mutlak ve ezici bir üstünlük iddiası”na kadar varıyor. Haliyle söylemleri ve eylemleri kinle, nefretle biçimlenip “rakip gördüklerini ezip geçme, yok etme” gibi duygulara kapılmalarına yol açıyor. Başkalarına karşı hiçbir hoşgörü taşımıyor, hiçbir müsamaha göstermiyorlar. Rakiplerini ezip geçmek için her yolu meşru sayıyorlar. Hiçbir farklılığa, özellikle de muhalefete tahammül edemiyorlar.
    Her ne kadar AK Parti’nin getirmek istediği model bu değilse de, sistemi böyle isteyenler türemiş durumda. Güncel örnek olarak bir yazıdan alıntı yapayım: “Başkanlık olsaydı, şüphelendiğimiz bildiğimiz kanıtı olduğumuz herkesin bir kere kellesi daha çabuk uçardı.”
    Görüyorsunuz değil mi? İsteniler Başkanlık değil, “farklılıkları ezip geçecek, başkalarına yaşama hakkı tanımayacak bir diktatörlük!”
    “Rejimin de düzeltilmesi” kaydıyla “Başkanlık”a itirazımız yok da, muhalefeti yok eden bir sistem asla kabul edilemez; böyle bir mantığın esası belirlemesine imkân tanınamaz. Tamamen “hükümet etme biçimi”yle alakalı olan bir sistemi, “şovenist bir diktatör üretmek” amacıyla veya beklentisiyle isteyen zihniyetin genel kabul görmesine, “hayatı berbat etme”sine izin verilemez. “Başkanlık”ı hukukun da üzerinde “diktatörlük” gibi algılayan, “Başkan”ı ise “intikam memuru” olarak gören zihniyete itibar edilemez.
    AK Parti de, “amigo zihniyetli tipler”in “şovenist arzular”ına hizmet eden bir “Başkanlık Sistemi” istemiyordur, değil mi?


    Faruk Köse.Habervaktim.com

    "Evliyanın kılıcı kınında değildir. Kimseyi kesmezler ama üzerlerine giden kesilir"



Bu Konudaki Etiketler

Yetkileriniz

  • Konu Acma Yetkiniz Yok
  • Cevap Yazma Yetkiniz Yok
  • Eklenti Yükleme Yetkiniz Yok
  • Mesajınızı Değiştirme Yetkiniz Yok
  •