Havada dalların intişârı ve meyve vermesi gibi,
o sert taş ve topraktaki köklerin kemâl-i sühûletle intişâr etmesi
ve yer altında yemiş vermesi;
hem şiddet-i hararete karşı aylarca nâzik, yeşil yaprakların yaş kalması, tabiiyyunun ağzına şiddetle tokat vuruyor.
Kör olası gözüne parmağını sokuyor.
Ve diyor ki:
"En güvendiğin salâbet ve hararet dahi emir tahtında hareket ediyorlar
ki, o ipek gibi yumuşak damarlar, birer asâ-i Mûsâ (a.s.) gibi,
-1-
emrine imtisâl ederek taşları şakk eder.
Ve o sigara kâğıdı gibi ince nâzenin yapraklar, birer âzâ-yı İbrâhim (a.s.) gibi, ateş saçan hararete karşı,
-2-
âyetini okuyorlar.
1- "Asânı taşa vur!" dedik. (Bakara Sûresi: 60.)
2- Ey ateş! Serin ve selâmetli ol. (Enbiyâ Sûresi: 69.)