2 sonuçtan 1 ile 2 arası

Konu: Öfke sağlığımızı da etkiliyor

    Share
  1. #1
    Kartal__13
    Kartal__13 - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)

    Öfke sağlığımızı da etkiliyor

    Öfke uygun ifade edildiğinde, son derece sağlıklı ve doğal bir duygudur. Ancak kontrolden çıkıp da yıkıcı hale dönüşürse okul-iş hayatında, kişisel ilişkilerde ve genel yaşam kalitesinde sorunlara yol açar. Pek çok kişisel ve sosyal problemin (örneğin, çocuk istismarı, aile içi şiddet, fiziksel ya da sözel saldırganlık, toplumsal şiddet vb.) temelinde öfke vardır. Öfke hem dışsal, hem de içsel bazı olaylarla ortaya çıkar.




    Öfke, çok hafif bir tepkiden hiddete kadar farklı yoğunlukta yaşanan bir duygudur. Diğer duygular gibi fizyolojik ve biyolojik değişmelerle birlikte hissedilir. Eğer dinlemeyi biliyorsak, vücudumuz bize öfkeli olduğumuz konusunda bilgi verir
    Öfkenin nedenleri

    Olayları kişiselleştirme; Hayatta her zaman baş gösteren ve can sıkıcı, rahatsız edici birçok olay vardır. Ancak, bunu kişiselleştirdiğimiz zaman (üzerimize alındığımız zaman) öfkelenmeye daha yatkın oluruz.
    Bir durumun kontrolünü kaybetme hissi insanı öfkelendirebilir.
    Kişinin kendisini veya benliğini tehdit altında hissetmesi öfkelenmesine sebep olabilir.
    Öfkeyi kullanarak çevreyi kontrol etmeyi yaşam biçimi haline getiren kişiler deneyimlerinden, bunun işlerini halletmemenin bir yolu olduğunu öğrenmişlerdir.
    Öfkenin bedensel sonuçları

    • Baş ağrıları,
    • Mide rahatsızlıkları,
    • Solunum problemleri,
    • Cilt problemleri,
    • Jenital ve böbrek fonksiyonlarında problemler,
    • Arterit,
    • Sinir sistemi rahatsızlıkları,
    • Dolaşım sorunları,
    • Var olan fiziksel rahatsızlıkların kötüleşmesi,
    • Duygusal rahatsızlıklar,
    • ve intihar sayılabilir.
    Öfkenin yaşam kalitesine etkisi

    Öfke duygularıyla başa çıkmak için bilinçli ya da bilinçsiz bazı yollar kullanırız. Bunlar kısaca; İfade etme, bastırma ve sakinleştirmedir. Öfkeyi saldırganlıkla değil de sözel olarak ifade etmek, bunlar içinde en sağlıklı yoldur. Bunu yapabilmek için, istediklerimizin ne olduğunun farkına varmalı, bunları açık ve karşımızdakini incitmeyecek bir şekilde aktarmalıyız.
    İkinci yol, öfkeyi bastırmaktır. Kızgınlığınızı içinizde tutup, onu düşünmemeye çalışıyor ve dikkatinizi daha olumlu bir şeylere yönlendiriyorsanız, bu yolu kullanıyorsunuz demektir. Bu bazen işe yarasa da sürekli olarak bu yolu kullanmak, çok sağlıklı olmayabilir. Eğer kızgınlık doğru bir biçimde ifade edilemezse, bir süre sonra bu duygu kişinin kendisine döner ve yüksek tansiyon, psikosomatik rahatsızlıklar (ülserler, alerjiler vb.) ya da depresyon gibi sorunlara yol açabilir.
    Öfke yaşadığınızda kendinizi sakinleştirmeye çalışmak, üçüncü seçeneğinizdir.
    Nefes alıp verişlerinizi, kalp atış hızınızı kontrol ederek, kendinizi fizyolojik olarak sakinleştirip, içinizdeki öfke duygusunu hafifletebilirsiniz.
    Öfkenin yönetimi

    Öfke yönetimi tekniklerinin amacı, kızgınlığın ve öfkenin yol açtığı duygusal ve bedensel tepkileri azaltabilmektir. Sizde kızgınlığa yol açan insanları, olayları yok edemezsiniz; onlardan kaçınamazsınız; onları değiştiremezsiniz. Yapabileceğiniz tek şey bu insanlar ya da olaylar karşısında gösterdiğiniz içsel ve dışsal tepkilerinizi kontrol edebilmek, onları yapıcı bir şekilde yönetebilmektir.
    Mantık öfkeyi yener, çünkü haklı bir nedene bağlı olsa da, çok çabuk mantık sınırlarını aşabilir. Bu yüzden öfkelendiğinizi hissettiğinizde mantığınıza sığının. Yıllarca dünyayı ve karşılaştığı olayları belli bir bakış açısıyla değerlendiren birine, yeni bir anlamlandırma biçimi kazandırmak uzun ve zorlayıcı bir çaba gerektirir. Sinirlendiğinizde tepki vermeden önce 5 kere nefes alıp verin ya da içinizden 10'a kadar sayın. Bu arada olaya olumlu bakma konusunda kendinizi uyarın. Hem karşınızdaki kişiyi ya da kişileri kırmamış olursunuz, hem de kendinizi öfkenin zararlı etkilerinden korumuş olursunuz.
    Tepki vermeden önce kendinize tanıyacağınız 15 saniyede hızlı bir değerlendirme yapabilirsiniz:

    * Nerdeyim?
    * Kimlerleyim?
    * Neler oluyor?
    * Zihnimden neler geçiyor?
    * Olaya nasıl bir anlam verdim?
    * Beklentilerim neler?
    * Neler yapıyorum?
    Günlük yaşamda, zamanı dondurup kendimizi değerlendirmemiz de mümkün kuşkusuz. Ancak bu soruların tümünü olmasa bile, hiç değilse 2-3 tanesini kendimize sorabileceğimiz 15 saniyelik bir mola, tepkilerimizi yumuşatacak ve daha az öfkeli olmamıza yardımcı olacaktır.
    Alternatifler bulun

    Sizi öfkelendiren şeye bakmaktan kendinizi alıkoyun. Konu o esnada olabildiğince sakin kalabilmeniz. Bazı olaylar sizi öfke duyguları içinde bırakıyorsa, bunu çözmeyi bir iş edinin ve uygun yollar araştırın.
    Çevrenizi değiştirin

    Bazen, sinirlenip öfkelenmemize yol açan "şeylerin" yakın çevremizde olduğunu fark ederiz. Sorunlar ve sorumluluklar üzerinize öylesine yıkılır ki düştüğünüz tuzağa ve o tuzağı temsil eden insanlara karşı öfke ile kavrulursunuz.
    Biraz ara verin. Gün içinde özellikle stresli olacağını bildiğiniz saatlerde, sadece kendiniz için kullanacağınız bir zaman ayırın.


    Kaynak: Mehtap Altaylar / Aile Terapisti

  2. #2
    ***
    DIŞARDA
    Points: 455.346, Level: 100
    Points: 455.346, Level: 100
    Level completed: 0%,
    Points required for next Level: 0
    Level completed: 0%, Points required for next Level: 0
    Overall activity: 100,0%
    Overall activity: 100,0%
    Achievements
    SiLa - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)

    EMEKTAR KURUCU

    .
    Üyelik tarihi
    Jun 2008
    Yer
    ISPARTA
    Mesajlar
    18.956
    Points
    455.346
    Post Thanks / Like
    Tecrübe Puanı
    10

    Standart Cevap: Öfke sağlığımızı da etkiliyor

    Resûlullah efendimiz bir hadîs-i şerîfte buyurdu ki:

    “Kim ki öfkesinin gerektirdiği şeyi yapmaya muktedir olduğu hâlde yapmaz da öfkesini yenerse, kıyâmet günü Allahü teâlâ, onun kalbini hoşnutlukla doldurur.”




    Îsâ aleyhisselâm buyurdu ki:

    “Allahü teâlâ buyurdu ki, Ey âdemoğlu! Öfkelendiğin zaman beni hatırla ki, ben de gadaplandığım zaman seni hatırlayayım ve yardımımla seni memnun edeyim. Şüphesiz ki, benim sana olan yardımım, senin kendi nefsine yapacağın yardımdan daha hayırlıdır.”

    İnsan öfkelendiği zaman, karar vermemelidir.

    Bu hâldeyken verilen karar sıhhatli olmaz. Ömer İbni Abdül’azîz, öfkelendiği bir şahsa şöyle dedi:

    “Eğer beni öfkelendirmemiş olsaydın, seni mutlaka cezâlandırırdım! Şimdi adâleti gözetemem diye seni cezâlandırmıyorum.”

    Allahü teâlâ, Kur’ân-ı keriminde buyurdu ki:

    “Cennet ve Allahın mağfireti, gerek darlık ve gerekse bolluk hâllerinde yedirip-içirenler ve öfkelenince öfkesini yenenler için hazırlandı.”

    Ömer İbni Abdül’azîz bir gün bir sarhoş gördü.

    Onu yakalattırıp cezâlandırmak istedi. Fakat sarhoş, ileri geri konuşarak halîfeye sövdü. Bunun üzerine halîfe, onu cezâlandırmaktan vazgeçti. Kendisine,

    “Küfredince, sarhoşu cezâlandırmaktan niçin vazgeçtin?” diye sorulunca,

    şu cevâbı verdi:

    “O, bana küfretmekle beni öfkelendirdi. Eğer bunun üzerine ben onu cezâlandırmış olsaydım, bunu öfkemden dolayı yapmış olacaktım.

    Hâlbuki, onu öfkemden dolayı değil, Allahü teâlânın emrine muhâlif bir fiili işlediği, yani içki içtiği için cezâlandırmam gerekir. Kendi öfkemden dolayı bir Müslümanı cezâlandırmaya râzı olamam.

    İnsanlar, kızmak, öfkelenmek yönünden farklıdır. Makbul olan geç kızıp tez yatışandır.

    ...


    Önce öfkeyi tanıyalım:

    Öfke kuvve-i gadabiyedendir, yani fıtrattandandır. Öfkeyi yok etmek mümkün değil, fıtrî de değildir. Esas olan, öfkeyi olması gereken yöne kanalize etmek, öfkeyi doğru yerde kullanmaktır. Yani öfkeyi mecâzî olarak değil, yani dünyevî endişeyle değil; hakiki olarak, yani uhrevî endişeyle kullanmaktır.

    Meselâ vatan savunmasında öfke şecaat olarak lâzımdır. Yoksa vatanı, milleti, hakkı, hukuku, doğruyu, iyiyi savunmak mümkün olmazdı. Fakat Müslümanlar arası ilişkilerde öfke değil, gazap değil, rıfk ve teennî, yani yumuşak huyluluk lâzımdır.

    Düşmanlara karşı birer şahin kesilen ve canı pahasına gözünü kapayıp düşman üstüne atılan ashab-ı kiram, halk arasına döndüklerinde yumuşak huylu birer rıfk ve nezaket meleği olup çıkarlardı.

    Bediüzzaman Hazretlerine göre, öfkenin üç mertebesi vardır:

    İfrat,
    tefrit ve
    vasat mertebeleri.

    Dinimiz bizi ifrat ve tefritten uzaklaştırıyor;
    öfkenin vasat halini ise yaşamamızı emrediyor.

    Öfkenin ifrat hâli tehevvürdür; Müslümanlar arası ilişkilerde ileri derece saldırganlık, maddî mânevî hiçbir şeyden korkmayıp yakıp yıkmak, her tarafı kırıp dökmek, öfkeyle kalkıp zararla oturmak halidir.

    Bütün istibdatlar, tahakkümler, baskılar, şiddetler, zulümler, haksızlıklar, kavgalar, cinayetler bu mertebeden çıkıyor. Bu mertebede öfkeyi kullanmak helâl değildir, yasaklanmıştır.

    Bir gün bir bedevî geldi ve sırf görgü noksanlığı nedeniyle Peygamber Efendimizin (asm) mescidine idrarını yapıverdi. Bunu gören sahabeler derhal kızdılar ve öfkeyle adamın üzerine yürüyeceklerken,

    Peygamber Efendimiz (asm) uyardı:

    “Onu bırakın! İdrarının üstüne bir kova su dökün! Siz kolaylaştırıcı olarak gönderildiniz. Zorlaştırıcı olarak gönderilmediniz.”1

    Peygamber Efendimiz (asm), mübarek huzuruna gelip:

    “Ya Resulallah! Bana bir tavsiyede bulun” diyen gazap ehli bir adama tavsiye olarak:

    “Kızma!” buyurmuş; arzusunu birkaç kez tekrarlayan adama yine birkaç kez: “Kızma!” buyurarak Müslümanlar arasında ve halkla beşeri ilişkilerimizde öfkeyi kullanmamamız gerektiğini, bunun yerine salim aklı ve sıhhatli düşünceyi kullanmamız ve yumuşak huylu olmamız gerektiğini bildirmiştir.2

    Öfkenin tefrit hâli cebanettir. İnsan bu halde, adeta evham külçesi gibidir; korkulmayan şeylerden dahi korkar.

    Öfkenin vasat hali ise şecaat ve kahramanlıktır. Şecaat ve kahramanlık mertebesinde insan, din hakkı için, Allah hakkı için, vatan hakkı için, hak ve hukuk için canını verir. Meşrû olmayan ve hak olmayan kavgalara, sürtüşmelere, tartışmalara, dâvâlara karışmaz.3

    Müslümanlar arasında öfkesini yutanları, tutanları, öfkesine hâkim olanları Cenâb-ı Allah övüyor:

    “O takva sahipleri bollukta ve darlıkta verenler, öfkesini tutanlar ve insanların kusurlarını affedenlerdir. Allah iyilik edenleri sever.”4

    Peygamber Efendimiz de (asm) muhtelif hadislerinde buyurur ki: “Pehlivan, güreşte hasmını yenen kimse değildir; asıl pehlivan öfke zamanında öfkesini yenendir.”5 “Kendisine öfkelenildiği halde yumuşak davranana Allah’ın sevgisi vacip olur.”6 “Öfkelenme! Çünkü öfke yıkıcıdır!”7 “Öfkelenme! Öfkelenmezsen Cenneti hak edersin!”8

    İfrat derecede öfkelendiğimizde, yani her hangi bir Müslüman’a öfke duyduğumuzda neler yapmamız gerektiği konusunda Peygamber Efendimiz (asm) şöyle buyurmuştur:

    “Öfkelendiğinizde ‘Eûzü Billâh’ (Allah’a sığınırım) derseniz, öfkeniz gider.”9

    “Ayakta iken öfkelenirseniz oturun. Öfke geçmezse uzanıp yatın!”10

    “Öfkelendiğiniz zaman susunuz!”11

    “Öfke şeytandandır. Şeytan da ateşten yaratılmıştır. Su ateşi söndürür. Öfkelendiğiniz zaman abdest alınız.”12

    “Öfkenin ve ağız kavgasının ilacı iki rekât namazdır.”13

    Dipnotlar:
    1- Riyazu’s-Salihin, 634
    2- Riyazü’s-Salihin, 637
    3- İşaratü’l-İcaz, s. 29
    4- Al-i İmran Suresi: 134
    5- Riyazu’s-Salihin, 645
    6- Camiü’s-Sağir, 4/3834
    7- Camiü’s-Sağir, 3/3867
    8- Camiü’s-Sağir, 3/3868
    9- Camiü’s-Sağir, 1/425
    10- Camiü’s-Sağir, 1/424
    11- Camiü’s-Sağir, 3/2662
    12- Camiü’s-Sağir, 3/2796
    13- Camiü’s-Sağir, 2/1801

Benzer Konular

  1. Ekonomik Kriz Sağlığı Etkiliyor
    By ArzuNur in forum Herşeyin başı sağlık !
    Cevaplar: 0
    Son Mesaj: 20.02.09, 22:52
  2. Öfke ve Öfke kontrolÜ
    By Konyevi Nisa in forum Psikoloji
    Cevaplar: 0
    Son Mesaj: 15.01.09, 13:12
  3. Dua Beyni ve Bedeni Nasıl Etkiliyor?
    By SiLa in forum Dua Deryası
    Cevaplar: 0
    Son Mesaj: 06.10.08, 10:00
  4. Aşırı sıcaklar bebekleri de etkiliyor
    By ArzuNur in forum Bebek
    Cevaplar: 0
    Son Mesaj: 14.07.08, 21:18
  5. Cevaplar: 0
    Son Mesaj: 19.06.08, 10:57

Bu Konudaki Etiketler

Yetkileriniz

  • Konu Acma Yetkiniz Yok
  • Cevap Yazma Yetkiniz Yok
  • Eklenti Yükleme Yetkiniz Yok
  • Mesajınızı Değiştirme Yetkiniz Yok
  •