3 sonuçtan 1 ile 3 arası

Konu: Yüzü Ahirete Dönük Hayat

    Share
  1. #1
    ***
    DIŞARDA
    Points: 18.904, Level: 87
    Points: 18.904, Level: 87
    Level completed: 11%,
    Points required for next Level: 446
    Level completed: 11%, Points required for next Level: 446
    Overall activity: 7,0%
    Overall activity: 7,0%
    Achievements
    yagmurdamlasi - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Sitemizin Ninesi
    Üyelik tarihi
    Jan 2009
    Mesajlar
    2.304
    Points
    18.904
    Post Thanks / Like
    Tecrübe Puanı
    19

    Standart Yüzü Ahirete Dönük Hayat

    Yüzü Ahirete Dönük Hayat


    Yüzü âhirete dönük olmayan bir dünya anlamsizdir. Insan ruhu fâniye razi olmaz, daima bâkiyi ister. Dünyanin, dünyalilarin ve dünyaliklarin fâni oldugu malumdur. Ebedi hayatla baglantisi olmayan, sonu yokluk olan varliklar yok hükmündedir. Bugün var olan yarin yoksa böyle bir varligin önemide yoktur. Kalici olan kerpiç, geçici olan altindan daha degerlidir demisler. Bir seyi kaybetmenin üzüntüsü, o seye sahip olmanin sevincinden daha baskindir. Kaybedilecek seyler çogaldikça üzüntülerde o kadar çogalacak demektir.

    Ahiret inanci; varliklari yokluktan kurtaran, esya ve olaylara anlam kazandiran, yokluk karanligini varlik isigina çeviren bir inançtir. Bu sayede kaybetme ve yok olma korkusu, kazanma ve var olma nesesine dönüsmektedir. Hayata anlam kazandirdigi için imanin temel unsurlarindan sayilmistir. Hz. Peygamber (s.a.v.) sik sik “Kim ’a ve ahiret gününe inaniyorsa...” diye söze baslar, tavsiyelerini bu iki temele oturturdu.

    Ahiretsiz dünya bizatihi felakettir ve bütün felaketlerin de kaynagidir. Dünya ve dünyaliklardan daha degerli seylere inanmayanlar kalici degerlere sahip degildirler. Bunlar çocuklar gibi geçici heves ve hayallerin, oyuncaklarin pesinde ömürlerini heder ederler.

    Akilli insanin en büyük gayesi, fânî olani bâkiye çevirmek, ve ölümle ölmeyecek seylerin pesinde yürümek olmalidir. Ebedi hayatta bize sermaye olmayacak kazançlar yorgunluk ve hamalliktan öte bir sey ifade etmezler. Her dünyaligin âhirete bakan yönü olmalidir. Aksi halde her sey “ebter” hükmünde olur. Bunlari söylerken dünya ve dünyaliklarin hiçbir degeri yoktur demek istemiyoruz. Söylemek istedigimiz; âhiretle, ebedi hayatla baglantisi olmayan, kendi kendisinin gayesi haline getirilen bir dünyanin ve dünyaliklarin anlami ve degeri olmadigidir. Hadis-i serifte ifade edildigi gibi dünya ahiretin tarlasidir. Zaten dünyanin degeri de buradan kaynaklanmaktadir. Ahirete dünya kapisindan geçiliyor, dünyaya gelmeyenin âhireti de olmuyor.

    Ahiretin dünyadan daha degerli olusu son durak ve daimi ikametgâh olmasindan dolayidir. Dünyada bir yolcuyuz, misafiriz. Misafirlik bitince asil evimize dönecegiz. Dünyada misafir oldugunu unutanlar, göç vakti gelince derin bir ayrilik acisi yasiyorlar. Bir görev için geçici olarak dünyada bulunduklarina inananlar ise terhis tezkeresini almis bir askerin sevincini hissediyorlar. Hz. Peygamber (s.a.v.) de bunu hatirlatmis ve söyle buyurmus: “Dünyada bir misafir ve yolcu gibi ol.” (Buhari, Hadis no: 6416)

    Filozof Epiktetos sunlari söylüyor:

    “Unutma ki, hayatta bir ziyarette imissin gibi hareket etmen gerekir. Bir yemek tabagi sana kadar geldi mi elini kibarca uzatarak ölçü ile bir parça al. Önünden kaldiriyorlar mi? Ille almak isteme. Henüz önüne gelmedi mi? Arzularin uzaklara gitmesin. Tabagin kendi tarafina gelmesini bekle. Çocuklarina, karina, memuriyetlere, makamlara, servete, ikbale karsi da öyle hareket et. Merhum Gazali de Epiktetos’un söylediklerini bir baska ifade ile söyle dile getiriyor:

    “Dünyada, kendini saraya ziyafete çagrilmis bir misafir gör. Saraydaki göz kamastirici seylere gözünü dikme. Zira onlar senin degildir. Sonra sarayda daimi kalacagini düsünme, zira misafirlik bitince oradan ister istemez ayrilacaksin. Böyle hareket edersen ayrilirken zahmet çekmezsin. Çünkü zaten ayrilacagini biliyordun. Sayet orada geçici bir misafir oldugunu unutursan, ayrilirken zorlanirsin, eski zevkler dertlere, elemlere dönüsür.” Bediuzzaman’da “Firak-i lezzet elemdir” diyerek nimetlerden ayrilmanin zorluguna isaret etmistir.

    Dogup batan yildizlar, açip solan çiçekler, dogup ölen canlilar. Mevsimler, bozulmalar, yikilmalar, çürümeler hep faniligi haykiriyor. Akilli insan dekoru ve oyunculari durmadan degisip yenilenen bu sahneyi iyi okuyabilen, oyunla gerçek hayatin farkini görebilen insandir. Dünyanin bir oyun ve eglenceden ibaret oldugunu, bu sahnenin sahibi haber veriyor “Bilin ki dünya hayati ancak oyun, bir eglence, bir süs, aranizda bir övünme, mal ve evlat çogaltmada bir yarismadan ibarettir. Bu bir yagmur gibidir ki, bitirdigi bitki çiftçilerin hosuna gider. Sonra kururda sen onu sapsari bir halde görürsün. Sonra da çer çöp olur. Ahirette ise siddetli bir azap da vardir, ’in bagislamasi ve rizasi da vardir. Dünya hayati aldatici bir geçimlikten baska bir sey degildir.” (Hadid, 20)

    Gerçek hayat âhiret hayatidir. Rengi solmayan, yenisi eskimeyen genci ihtiyarlamayan, zaman asimi olmayan hayat ebedi hayattir. Ashab-i Kiram Ahzap savasinda hendek kazip toprak tasirlarken Hz. Peygamber onlara ugrar söyle dua ederdi: “’im! Hayat sadece ahiret hayatidir. Sen ensâr ve muhaciri bagisla.” (Buhari, Hadis no: 6414)

    “Sizden birinizin cennetteki kamçi kadarlik bir yeri, dünya ve içindeki her seyden daha hayirlidir.” (Buhari, Hadis no: 6415)

    Dünyadaki nimetler sadece tadimliktir. Dünyanin zevkleri de aninda yanip sönen isiklar gibidir. Alkol ve eroin gibi bir müddet keyif verir, daha sonra verdigi yorgunluk ve keyifsizlik ise kat kattir.

    Ebedi nimetlere nisbetle dünyanin ve dünyaliklara son derece degersiz olmasina ragmen insanin bu fani nimetlere aldanmasi onun en büyük zaafidir. Insanin fitraten zayif olusu ve imtihan için bu fani nimetlerin allanip pullanmasi dünyaya egreti bir deger kazandiriyor. “Kadinlara, ogullara, kantarlarca altin ve gümüse, otlaga salinmis atlara, sagmal hayvanlara ve ekinlere karsi asiri sevgi beslemek insanlara süslü gösterilmistir. Oysa varilacak güzel yer katindadir.” (Al-i Imrân, 14)

    Dünyanin süsü, çirkin bir yüzü örten makyaj gibidir. Makyaj silinince yüzün çirkinligi ortaya çikar. Ihtiyarlayinca kaybolan gencin güzelligi de bunu göstermektedir. Ebedî güzellik ebedi âlemdedir. “Sakin dünya hayati sizi aldatmasin. O aldatici seytan da sizi ’la aldatmasin.” (Lokman, 33) Seytan, nasil olsa affeder diyerek insanlari dünyaya ve günaha tesvik eder, günahkarlari af vadiyle tuzaga düsürür. Akilli insan, tuzaktaki yemlere aldanip hayatini tehlikeye atmaz.

    Fâni dünyayi kazanmak için baki hayati feda etmek aklin alacagi is degildir. Ahiretin bir anlik saadet ve felâketi dünyanin bütün saadet ve falaketlerine üstün gelir. Insanlar meseleye biraz da pesin-veresiye mantigiyla yaklastiklari için aldaniyorlar. Dünyanin az pesini, âhiretin çok veresiyesinden daha iyidir diyerek kendilerini anlik yasamaya yönlendiriyorlar. Bu bir bakima hayvani hayata dönüs oluyor. “Kâfirler geçici zevklerin pesine takilarak hayvanlar gibi yeyip içerler. Onlarin varacaklari yer cehennemdir.” (Muhammed, 12)

    Dünyayi âhiret için sermaye yapmak en kazançli ticarettir. Ahireti satip dünyayi almak ise büsbütün zarardir.

    Mevlâna’ya kulak verelim: “Dünyada elbisen var, zenginlestin fakat bu âlemden gidince nasil edeceksin? Ahiret için bir sanat ögren ki magfiret kazancini elde edesin. O cihan da pazarla kazançla dolu bir sehirdir. Zannetme ki kazanma yalniz bu âlemdedir ve kâfidir. Çocuklar dükkancilik oynarlar ya... Fakat zaman geçirmeden baska ellerine bir sey geçmez. Gece gelip çatar, çocuk evine aç döner, öbür çocuklar giderler, tek basina kala kalir. Bu âlem bir oyun yeridir, ölüm de gece, geri döner gidersin, fakat kese bombos, sen de yorgun argin.

    Epiktetos dünyaya karsi tavrimizin nasil olmasi gerektigini söyle bir temsille belirtiyor:

    “Eger bir deniz yolculugunda bindigin gemi bir limana ugrar da seni sahile su almak için yollarlarsa, yolda midye kabugu veya mantar bulursan bunlari toplayabilirsin. Fakat aklin daima gemide olmalidir. Sik sik basini gemiye çevirerek kaptanin seni çagirip çagirmadigina bakmalisin. Eger kaptan çagirirsa, seni eli ayagi bagli bir hayvan gibi gemiye atmalarina meydan vermemek için, elindekilerin hepsini atip sûratle gemiye dönmelisin. Hayat yolculugunda da durum aynidir. Bir midye kabugu veya bir mantar yerine bir kadin veya çocuk nasibin olursa, bunlari benimsersin. Fakat kaptan seni çagirinca arkana bakmadan her seyi birakip gitmek lazimdir. Hatta eger ihtiyar isen yetismemek korkusuyla gemiden pek uzaklasmamalisin.”

    Teknolojinin sagladigi pahali oyuncaklarla oyuna dalan gönümüz insani dünyada misafir oldugunu unuttu. Sahilde midye kabuklariyla oyuna dalan çocuklar gibi kendinden geçti; aksamin yaklastigini, geminin kalkmakta oldugunu aklina getirmedi.

    Bu satirlar, insanlari dünyadan büsbütün sogutmaya yönelik olarak görülse de dünyanin çekiciligi bu satirlarin iticiliginden daima daha baskindir. Keske orta yol bulunabilse!

    __________________
    Yuvasız Kuşa Bile Dal Verip Yuva Kurduran Rabbim...Hakkımızda En Hayırlısı Neyse Bizlere de Onu Nasip Eyle. AMİN..


  2. #2
    ***
    DIŞARDA
    Points: 5.469, Level: 47
    Points: 5.469, Level: 47
    Level completed: 60%,
    Points required for next Level: 81
    Level completed: 60%, Points required for next Level: 81
    Overall activity: 0%
    Overall activity: 0%
    Achievements
    simay - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Vip Özel Üye
    Üyelik tarihi
    Jun 2009
    Mesajlar
    303
    Points
    5.469
    Post Thanks / Like
    Tecrübe Puanı
    17

    Standart Cevap: Yüzü Ahirete Dönük Hayat

    Allah razı olsun..

  3. #3
    ***
    DIŞARDA
    Points: 11.512, Level: 70
    Points: 11.512, Level: 70
    Level completed: 66%,
    Points required for next Level: 138
    Level completed: 66%, Points required for next Level: 138
    Overall activity: 0%
    Overall activity: 0%
    Achievements
    sedat02 - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Vip Özel Üye
    Üyelik tarihi
    Oct 2008
    Yer
    Adıyaman
    Mesajlar
    900
    Points
    11.512
    Post Thanks / Like
    Tecrübe Puanı
    18

    Standart Cevap: Yüzü Ahirete Dönük Hayat

    ALLAH C.C Razı olsun kardeşim...

Benzer Konular

  1. Kiyâmet ve Âhirete Iman
    By Konyevi Nisa in forum İşaratül-İcaz
    Cevaplar: 1
    Son Mesaj: 17.02.11, 10:11
  2. Âhirete İnanmak
    By ACİZKUL in forum İSLAM İLMİHALİ
    Cevaplar: 0
    Son Mesaj: 20.06.09, 14:07
  3. Ahirete İman
    By SiLa in forum Ölüm
    Cevaplar: 0
    Son Mesaj: 27.12.08, 08:15
  4. Ahirete Ait Olaylar
    By Konyevi Nisa in forum İtikat
    Cevaplar: 0
    Son Mesaj: 10.12.08, 12:51
  5. Ahirete İman
    By Konyevi Nisa in forum İtikat
    Cevaplar: 0
    Son Mesaj: 10.12.08, 12:50

Bu Konudaki Etiketler

Yetkileriniz

  • Konu Acma Yetkiniz Yok
  • Cevap Yazma Yetkiniz Yok
  • Eklenti Yükleme Yetkiniz Yok
  • Mesajınızı Değiştirme Yetkiniz Yok
  •