1583) Enes Ibn Malik, Rasulullah'ın (s.a.v.) şöyle buyurduğunu ri*vayet etti:
"Havuzumun mesafesi Eyle ile Yemen'in San'a şehri arasındaki mosafe gibidir. O havuzumda gök yıldızlarının sayısınca bardaklar var*dır.
1584) Abdullah ibn Anar anlattı: Rasulullah şöyle buyurdu:
"Benim (cennetteki) havuzum bir aylık yoldur. Kokusu miskten daha hoştur. Bardakları da gökyüzünün yıldızları gibi çoktur. Ondan içen kimse hiç susamaz.
1585) Peygamber (s.a.v.) şöyle buyurdu:
"Havuz'un başına ben sizden önce varacağım. Kim gelirse ondan içecek ve kim içerse ebediyyen susamayacaktır.
1586) Abdullah İbn Mes'ud şöyle dedi: Rasulullah (s.a.v.):
"Havuzun başına ben sizden önce varacağım. Önümdeki bazı kim*seler (diğerlerinden) bölünüp ayrılacaklar. Ben: Ya Rabbi! Ashabım, di*yeceğim. Bana şöyle denilecek: Onların, senden sonra ne yaptıklarını bilmiyorsun" buyurdu.
1587) İbn Ömer şöyle dedi: Rasulullah (s.a.v.) şöyle buyurdu:
"Önünüzde gerçekten, bir havuz vardır. Onun iki tarafının arası Cerba ile Ezruh arası gibidir.
1588) Ebu Zerr şöyle anlattı:
- Ya Rasulellah! Havuzun kapları nelerdir? diye sordum. Rasulul*lah (s.a.v.) şu cevabı verdi:
- Canım elinde olan Allah'a yemin olsun! Onun kapları açık ka*ranlık gecedeki gökyüzünün yıldızlarından daha çoktur. Bunlar cenne*tin kaplarıdır. Kim bu kaplardan içerse, ömrünün sonuna kadar susamaz. Havuzun cennetten çıkan iki oluğu şarıl şarıl akar. Eni, uzunluğu gibidir. Amman'la Eyle arası kadardır. Suyu sütten daha be*yaz ve baldan daha tatlıdır.
1589) Huzeyfe şöyle anlattı: Rasulullah (s.a.v.) şunu buyurdu:
"Havuzum, Eyle'nin Aden'e olan uzaklığı kadardır. Canım elinde olan Allah'a yemin ederim ki, ben, kişinin yabancı develeri kendi (sulama) havuzundan kovup uzaklaştırdığı gibi adamları ondan uzaklaştırırım."
-Ya Rasulallah! Bizi tanır mısın? dediler. Rasululîah (s.a.v.):
- Evet, siz bana yüzünüz ve ayaklarınız bembeyaz ve nurlu bir şe*kilde gelirsiniz" de