26- (2839) Bize Ebû Bekr b. Ebî Şeybe rivayet etti. (Dedi ki) : Bize Ebû Üsâme İle Abdullah b. Nûmeyr ve Alî b. Müshir, Ubeydullah b. Ömer'*den rivayet ettiler. H.
Bize Muhammed b. Abdillah b. Nûmeyr de rivayet etti, (Dedi ki) : Bİze Muhammed h. Bİşr rivayet etti. (Dedi ki) : Bize Ubeydullah, Hu-"beyb b. Abdirrahman'dan, o da Hafs b. Asım'dan, o da Ebû Hüreyre'den naklen rivayet etti. (Şöyle demiş) : Resûlüllah(Sallallahü Aleyhi ve Seltem):
«Seyhan, Ceyhan, Fırat ve Nil'den her biri cennet nehİrlerindândir.» buyurdular.
Seyhan ile Ceyhan orta Anadolu'dan çıkarak Akdeniz'e dökülen iki nehirdir. Bazıları bunları Seyhun ve Ceyhun neh*riyle karıştırarak bir saymıştır. Ceyhun nehri Horasan 'dadır. Seyhun orta Asya 'nın büyük nehirlerinden biridir. Fırat da*hî Orta Anadolu 'dan kaynayan bir nehirdir. Basra körfezine dökü*lür. Ni1 , Mısır 'dadır. Bu nehirlerin cennetten çıkması iki suretle te'vil edilmiştir. Birinci te'viîe göre iman, nehirlerin bulunduğu yerleri yahut bunların sularıyle beslenen cisimleri kaplamış olduğundan, bu su*larla beslenen insanlar cennete girecektir, manasınadır. İkinci mânâya gö*re te'vile hacet yoktur, bu sular doğrudan doğruya cennetten çıkarlar. Ehl-i Sünnet'e göre Cennet hâlen mevcuttur. Isra bahsinde Pırat'la Ni1'in cennetten çıktıklarını bildiren hadîsi görmüştük. Bu*harı 'nin rivayetine göre bunlar Sidretü'l-Müntehâ denilen ağacın dibin*den kaynarlar.