Asrımızda iman ve Kur'an vadisinde büyük bir çığır açan, Bediüzzaman
Hazretleri, evrad u ezkar insanı olarak da bize güzel bir numune olmuş,
büyük bir bahtiyardır. Bediüzzaman'ın evrad u ezkar hayatında iki şey
dikkat çeker:

1-Evradda devamlılık
Her büyük Hak dostu gibi Üstad Bediüzzaman da, Allah Resulü'nün (sas) "Az;
ama devamlı" olma ve "başladığı ibadeti bırakmama" sünnetlerine azami
şekilde ittiba etmiştir.

8,5 sene kadar kaldığı Barla'daki komşuları naklediyorlar: "Üstadı,
geceleri, Dershane-i Nuriye'nin önündeki bir mübarek çınar ağacının
dalları arasında bulunan kulübecikte, sabahlara kadar tesbihat ile ezkar
ile terennüm eder görürdük. Hele bahar ve yaz mevsimlerinde bu muhteşem
ağacın binlerce dalları arasında şevk ve cezbe içinde uçuşan kuşlar
arasında Üstadın böyle sabahlara kadar çalışmasını gördükçe,ne zaman uyur,
ne zaman kalkar bilemezdik.

Kastamonu'nun medar-ı iftiharı olan Mehmed Feyzi Efendi ise şöyle diyor:
"Gecelerde sabaha kadar calib-i dikkat bir hal-i haşine ile ubudiyette
bulunurlar. Yaz ve kış bu adetleri tahalluf etmez. Teheccüd ve münacaat ve
evradlarını asla terk etmezler. Hatta bir Ramazan'da pek şiddetli
hastalıkta altı gün bir şey yemeden savm-ı visal içinde ubudiyetteki
mücahedelerini terk etmediler. Komşuları her zaman derler ki: "Biz sizin
üstadınızın sekiz sene yaz ve kış geceleri, aynı vakitlerde, sabaha kadar
hazin ve muhrik sadasıyla münacaat seslerini dinler ve böyle fasılasız
devamlı mücahedesine hayretler içinde kalırdık."

Bediüzzaman'ın yetiştirdikleri insanlar da hep böyle evrad u ezkarla
hemdem, teheccüdde berdevam ağzı dualı mana insanları olagelmişlerdir.
Onlardan biri olan Zübeyr Gündüzalp tavsiyelerinde "Evrad u ezkara
ihtimam.. azami ihtimam" derken, başka bir yerde, "Evrad, hizmetin
lezzetini artırır." diyerek bir başka hususa işaret etmektedir.

... Evrad u ezkarın terk edildiği yerde enaniyetler kabarır, gerilim
azalır. Ortada bir sürü his insanı kalır. Ama "kalp insanı asla; ama ruh
insanı katiyen"... Evet, maneviyatsız, kuru bir okuma ayrı bir bela ve
ayrı bir marazdır.

2-Zikrederken tefekkür etmeli

Bediüzzaman okuduğu evradı, tefekkürle içine sindire sindire okurdu. Hatta
birçok hakikatin kalbine evrad okurken tülu ettiğini eserlerinde
görüyoruz. Bu tefekkürlere misal olarak 10. Mektup'ta, Şah-ı
Nakşibendi'nin Evrad-ı Kudsiye'sini okurken, Tarihçe-i Hayat'ta geçen bir
mektubunda namaz tesbihatını okurken kalbine gelen manalara bakılabilir.


Üstad Bediüzzaman, okuduğu virdlerin çoğunu "üstadlarımdan" dediği
Nakşi-Halidi Şeyhi Ahmed Ziyaüddin Gümüşhanevi (ks) Hazretleri'nin tertip
etmiş olduğu 3 ciltlik Mecmuatü'l-Ahzab isimli dua kitabından seçmiştir.
Zaten kendisi Sungur ağabeyin nakline göre Mecmuatül ahzabı 15 günde bir
hatmedermiş ki,bu 6 Kur'an kalınlığında dua demektir.