3 sonuçtan 1 ile 3 arası

Konu: Dünyada çay kültürü

    Share
  1. #1
    ***
    DIŞARDA
    Points: 455.346, Level: 100
    Points: 455.346, Level: 100
    Level completed: 0%,
    Points required for next Level: 0
    Level completed: 0%, Points required for next Level: 0
    Overall activity: 100,0%
    Overall activity: 100,0%
    Achievements
    SiLa - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)

    EMEKTAR KURUCU

    .
    Üyelik tarihi
    Jun 2008
    Yer
    ISPARTA
    Mesajlar
    18.956
    Points
    455.346
    Post Thanks / Like
    Tecrübe Puanı
    10

    Dünyada çay kültürü



    Dünyada çay kültürü
    Anadolu insanı çayı çoğunlukla "tavşan kanı" dem ölçüsünde ve "ince belli cam bardakta" içmeyi sever. Oysa Japonlar çayı bir seremoni eşliğinde gelenekselleştirmişler.
    Cumartesi, 01 Aralık 2007 13:43

    Dünyada "çayın babası" olarak bilinen Dharma'dan yola çıkan, yüzyıllar içinde çeşitli evrimler geçirerek günümüze kadar ulaşan çay geleneği, ülkelerden ülkelere farklılık gösteriyor; değişmeyen tek nokta ise; çayın rengi, dili ve dini farklı toplumların hemen hemen hepsinde el üstünde tutulduğu. Bizler çayı çoğunlukla "tavşan kanı" dem ölçüsünde ve "ince belli cam bardakta" içmeyi severiz. Oysa Japonlar çayı bir seremoni eşliğinde gelenekselleştirmişler. Tipik bir Japon evinin özel dizaynlı bahçesinin en sade bölümünde, sadece çay törenlerinde kullanılmak üzere tasarlanmış "Hoshoan" adı verilen küçük bir ev bulunuyor.

    Alçakgönüllü olma esasını hatırlatmak amacıyla ancak eğilerek girilebilecek kadar küçük tutulmuş olan kapısından bu eve girerken, erkeklerin silah, kadınların ise ziynet eşyaları bulundurmalarına izin verilmiyor.
    Çay ile tanışmadan önce sabah kahvaltısı ve uzun süren ağır akşam yemekleri olmak üzere iki öğünle günü geçirmek durumunda kalan İngilizler ise, çayın tadına vardıktan sonra ona bambaşka anlamlar yüklediler. Öyle ki, İngiliz "çay davetinde", sohbetin akışının yiyecek ve içeceklerle kesilmesi hoş karşılanmıyor.
    Diğer medeniyetlerden ülkemize gelinceye kadar edindiği birikimin ışığında, kültürümüzle yeniden yoğurduğumuz çay, öncelikle sabah kahvaltısı soframızın, sonrasında da ikindi ve akşam sohbetlerimizin vazgeçilmezlerinden.
    Genellikle ince belli cam bardakta sunulan çay için "tavşan kanı" adı verilen dem ölçüsü esastır. Hala yöreden yöreye yaygın bir şekilde kullanılan semaverler ise, otantik çay bahçelerinde meraklılarıyla buluşmayı sürdürmekte.
    Diyar diyar gezerek günümüze kadar ulaşan bu içeceğin diğer toplumlarda kendine nasıl bir yer edindiğini merak ediyorsanız, uğradığı her durakta iz bırakarak kendi kültürünü yaratan çay üzerine, Uzakdoğu'dan Avrupa'ya bir gezinti yapalım.

    JAPONYA'DA ÇAYLAR, RUHU TEMİZ İNSANIN ELİNDEN İÇİLİYOR
    Dünyada "çayın babası" olarak bilinen Dharma'dan yola çıkan, yüzyıllar içinde çeşitli evrimler geçirip günümüze kadar ulaşan çay geleneği, Japonya'da "çay seremonisi" adı altında sürdürülüyor. Günlük çay ritüellerini felsefeleriyle harmanlayarak kültürlerine yansıtan Japonlar, çay içme ve ikram eylemine, kattıkları estetikle başlı başına bir sanat, düşünsel zenginlikle de bir ayin boyutu kazandırmış bulunuyor.
    Tipik bir Japon evinin özel dizaynlı bahçesinin en sade bölümünde, sadece çay törenlerinde kullanılmak üzere tasarlanmış "Hoshoan" adı verilen küçük bir ev bulunuyor. Alçakgönüllü olma esasını hatırlatmak amacıyla ancak eğilerek girilebilecek kadar küçük tutulmuş olan kapısından bu eve girerken, erkeklerin silah, kadınların ise ziynet eşyaları bulundurmalarına izin verilmiyor. Bu yasak, dünya zenginliği ve güçten arınarak tevazuya bürünmeyi simgelerken, eşya ve detaya boğulmadan döşenmiş ev de bunu destekler nitelikte son derece sade çizgilere sahip bulunuyor.
    Japon çay seremonilerinde, her mevsim için farklı kaseler ve araçlar kullanılıyor. Törenlerde kama (çaydanlık), chasen (çayı karıştırmak için kullanılan bambu fırça), chawan (çayın sunulduğu kase), chakin (peçete) gibi araçlar kullanılarak sunulan çay, en taze çay yapraklarının öğütülmesiyle elde edilen meşhur yeşil çay olma özelliğini taşıyor.
    Ev sahibiyle misafir arasındaki ilişkinin, birbirlerini son görüşleri, birbirlerine son hizmetleriymişçesine özen ve hürmete dayandırıldığı Japon çay seremonisi, Japon inceliğinin hayata gelmiş en güzel örneklerinden biri olarak öne çıkıyor. Kaseyi tutuştan çayı karıştırmaya, çay doldurmadan peçetenin kullanımına kadar her hareketin belli adap ve zarafet kuralları dahilinde vücuda geldiği, derin bir felsefenin yansıması olan bu seremonileri tekdüzelikten çıkaran en önemli unsur ise ruh.
    Japon inanışına göre, töreni yapacak kişinin, tören öncesi ruhen arınması ve konsantre olması gerekiyor. Törene katılan diğer kişilerin de, tıpkı minimalize edilmiş bir dansta olduğu gibi, tüm varlıklarını seremoniye katmaları, birlikte törene katıldıkları insanlarla temas kurabilmeleri bekleniyor. Kollektivist yaşam anlayışını benimsemiş bir toplum olan Japonlar, bu uygulamalarla simgesel olarak toplumsal uyumu kutsarken, çayı, uygunluğun sanatı olarak yorumluyor.

    İNGİLİZ 5 ÇAYI
    Fransa ve Hollanda'dan sonra İngiltere'ye sıçrayan çay çılgınlığı, 16. yüzyıldan 17. yüzyıla geçiş süreci içinde 10 yıl gibi kısa bir dönemde 6'ya katlanan ithalatı ve tüketimiyle, İngiliz toplumumun her seviyesinden insan tarafından rağbet gördüğünü gözler önüne seriyor.
    Henüz çay ile tanışmadan önce İngilizler, sabah kahvaltısı ve uzun süren ağır akaşam yemeği olmak üzere günde 2 öğün yemekteydi. Ancak Bedford Düşesi Anna'nın akşamüstleri bitkin düşmesiyle ortaya çıkan, sonraları Kral Edward'ın sohbet ortamı için hoşluk yaratma amacıyla düzenlediği küçük çay ziyafetleri sonucu gelenek haline gelen "5 çayı", İngiltere'den tüm dünyaya yayılmış bulunuyor. Bir İngiliz çay davetinde, sohbetin akışının yiyecek ve içeceklerle kesilmesi ise hoş karşılanmıyor.
    Bu durum her ne kadar çayın sohbet için bir bahane teşkil ettiğini düşündürse de, İngilizlerin çaya yaklaşımı, çayı keyif kültürlerinin temel parçalarından biri olarak gördüklerini kanıtlar nitelikte bulunuyor. Davetlerde Çin çayı Hint çayına tercih edilirken, limonlu, sütlü ya da kremalı sunuluyor. Çayın yanında küçük sandviçler ve el yapımı pastalar tercih ediliyor.
    İngiliz evlerinde, çay içmek için iki ideal mekan bulunuyor; hemen her evde bulunan şöminenin önü veya pencere cumbası. Evin hizmetçisi yoksa, ev sahibesi misafirlerini selamlayıp çay servisi için mutfağa gidiyor. Çay saati için iki ayrı masa hazırlanıyor. Bunlardan biri çay gereçleri ve fincanlarla, diğeri ise tabaklar ve leziz ikramlarla donatılan masalar.
    Çay makinesi ya da çayın sürekli sıcak kalmasını sağlayacak semaver de masada yer alıyor. Sunuma öncelikle çay servisiyle başlanıyor ve çay ziyaretleri ortalama bir saat kadar sürüyor. Günümüzde İngilizlerin çoğunun gündüz saatlerinde çalışıyor olması bu geleneğin ölmeye yüz tutması tehlikesini beraberinde getirse de, çoğu İngiliz aile, en azından ailenin bir araya gelmesi için günün tek fırsatı olan beş çayı alışkanlığını sürdürmeye gayret ediyor.
    Çay bahçesi fikrini de, Hollanda'da yaygın olan "bahçede çay keyfi"nden esinlenen İngilizler geliştirmiş bulunuyor. Önceleri sadece asillerin buluştuğu ve orkestra, konserler, tiyatro oyunları, bahçe yürüyüşleri gibi aktivitelerle renklendirilen çay bahçeleri, giriş serbest hale geldiğinde İngiliz toplumunun sınıf farklarını yıkarak kaynaşmasında çok önemli bir misyon üstlenmiş bulunuyor. Bahşiş de, İngiliz çay bahçelerinde kaliteli servisi takdir etme amacıyla ortaya çıkmış bir uygulama olup, zamanla dünya literatüründeki yerini almış bulunuyor.

    RUS ÇAY GELENEĞİ
    1618'de Çin Büyükelçiliği'nde Çar Alexis'e çeşitli şekillerde çay sunumuyla başlayan Rusya'daki geleneğin gelişimi, Çin ve Rusya arasında imzalanarak ticaret serbestisi getiren anlaşmayla hız kazandı.
    1600'lü yıllarda 11 bin mil ve 16 ay süren yolculuk sonunda Rusya'ya ulaşan; ancak yüksek maliyeti nedeniyle sadece zenginlere hitap eden çay, 1796'da Çariçe Catherine'nin ölümünden sonra hızla düşen fiyatıyla Rus toplumunda süratle kabul görmüş. Sıcaklığı ve dinç tutma özelliğine sahip uyarıcılığı sayesinde çay, Rus yaşam stili için ideal bir içecek olmayı başardı.
    Ruslar, Tibet usulü demlikten esinlenerek, sıcak su ve demlenecek çay için ayrı ayrı iki parçadan oluşan semaveri benimsemişler. Semaverler, klasik bir Rus evinin genellikle ortasında durup gün boyu kaynayan ve bir seferde 40 fincan kadar çay servis edebilen nitelikte.
    Semaver geleneğinin yanı sıra Türk kahvesi kültürüne benzerliğiyle dikkat çeken gümüş tutacaklı cam bardaklarla çay servisi alışkanlığı da, Rusya ile Asya arasındaki kültür etkileşimini gözler önüne seren bir özellik taşıyor.
    Rusya'da şeker, bal ya da reçelle tatlandırılmış, şerbeti bol ve çok demli olarak tercih edilen çay, ülkedeki göreceli kısa tarihine rağmen kültür içinde hızla özümsenerek, Rusların dünyaca ünlü votkasıyla birlikte ulusal içecek olarak anılmayı başarmış.
    ÇAYIN ÇEŞİTLERİ
    Aşağıda yaygın olan bazı çay çeşitleri/türleri tanımlanmıştır. Bu liste sadece seçilmiş bazı çayları göstermektedir, bunların haricinde farklı ülkelerde bulunan bir çok yerel çay çeşidi vardır.
    Bancha
    Bancha Japonya'da bulunan bir çeşit yöresel çaydır. Bu çay Sencha'nın üretimi esnasında meydana gelmiştir ve iri tanelidir, kafein miktarı az tanin miktarı bakımından zengindir.
    Chun Mee
    Çin kökenli olan bu yeşil çay uzun,yuvarlak yapraklı bir çaydır.
    Darjeeling
    IX. yüzyılın başlarında İngiliz sömürgeleri sistematik olarak Himalayalar'ın eteklerine büyük çiftlikler kurdular. Güçlü dağ güneşi ve akşam saatlerindeki düşük sıcaklıklar çay çalılarının özellikle yavaş büyümelerine neden oldu, bu da bu çaya farklı, hafif bir aroma kattı. Darjeeling çayı dünyadaki çay çeşitleri arasında en değerli ve en pahalı olanlardandır.
    Dimbula
    Seylan' ın batısında yetişen bir çaydır. Bu çaylar birinci sınıf iyi olgunlaşmış çaylardır.
    Dooars
    Hindistan'ın kuzey bölgelerinde yetişen ve Assam 'ın batısında yerleşmiş olan bir çay çeşididir. Assam çayının keskin bir lezzeti vardır.
    Dragon Pearl
    Oldukça nadir bulunan özel bir çaydır. Elle rulo haline getirilmiş, yeşil yaprakları ve gümüş uçları vardır (aynı zamanda gümüş iğneler olarak bilinirler).
    English Breakfast
    İngilizler'in damak tadında olan bir harmandır. Her zaman Assam ve Seylan çaylarının harmanlanmasıyla elde edilir.
    Genmaicha
    Kavrulmuş esmer pirinç ve patlamış mısır içeren bir Japon çayıdır. Hoş bir aroması olan mat koyu renkli bir çözeltidir. Hafif tuzlu, hububat tadı veren bir içecektir.
    Green Monkey
    Çin'in kuzeyinde yeralan Fujian şehrindeki Tai-Mu dağları bu nadir bulunan çaya ev sahipliği yapar. Bu çayın elde yapılması ona farklı taze, içimi kolay bir özellik katar.
    Green Mu Dan
    Yeşil çay gülü. Bir çay gülü 50 küçük filizin biraraya getirilip bağlanmasıyla oluşturulur. Üzerine sıcak su döküldüğü zaman güzel, hoş bir aroma açığa çıkar.
    Green Pekoe
    Çin'in Fujian şehrinde yetişen; ince, dikkatlice rulo şekline getirilmiş sivri uçlu yaprakları olan bir çay çeşididir. Taze, hoş bir tadı olan mat yeşil renkli bir çözelti oluşturur.

    Gu Zhang Mao Jian
    Quishui nehri boyunca uzanan Wuyi dağlarında yetişen bir Çin çayıdır. Hafif tatlı, kestane tadında bir çaydır. Baharda 10 gün içerisinde hasat edilir ve hafif fermente edilir.
    Gunpowder
    Sert, yaprakları sıkıca rulo haline getirilmiş bir yeşil çay çeşididir. Bu yapraklar bir kazan içerisinde avuç içinin yardımıyla homojen toplar oluşturacak şekilde rulolar haline getirilir.
    Gyokuro
    Çok özel bir Japon çayıdır. Ince çiğ damlası olarak bilinen özel bir çaydır. Tanin miktarını azaltmak ve kafein miktarını arttırmak için hasat öncesi bu bitkiler pirinç hasırlar veya folyo ile gölgelik yapılarak ışıktan korunur.
    Hazelbank
    Hindistan'ın Assam bölgesindeki canlı küçük bahçelerde yetiştirilen bu ürünler dünyanın en iyi çaylarından biridir. Ünlü sosyal hizmetli Dr. Mead'ın kızkardeşi Hazel'den sonra bu ismi aldı. Hazelbank'ın büyüklüğü, şekli ve dolgunluğu onun ticari çaylar arasında favori olmasını sağlamıştır.
    Highgrown
    Seylan adasının dağlık bölgelerinde yetişen, nefis aromalı, oldukça mat bir çay çeşididir.
    Hui Ming
    Hui Ming çayı adını Çin'in güneyinde bulunan Zhejiang şehrindeki Juingningde bulunan Huiming tapınağından almıştır. San Francisco'da 1915 yılında Panama kanalının açılış töreni ile aynı tarihe rastgelen -her ülkenin en iyi ürününün seçileceği- bir sergi düzenlendi ve burada Çin çayı en yüksek oyu toplayarak altın madalya aldı . Bu olay nedeniyle bu çay Gold Medal Hui Ming olarak bilinir.
    Jasmine tea
    Muhtemelen en iyi bilinen aromalı bir Çin çayıdır. Özellikle körpe beyaz yasemin çiçeği kokusundadır, bu çiçekler toplandıktan sonra 20 saat içerisinde kokularını yitirdikleri için çaya istenilen aromayı verebilmesi için toplandıktan hemen sonra çaya eklenmelidirler.
    Java
    Java; kuru dönemde üretilen keskin, koyu renkli, lezzetli bir çaydır. Birinci kalitedir.
    Keemun
    Küçük, ince ve siyah yapraklı tatlı bir aroması olan klasik Çin çayıdır. Kafein miktarı diğer siyah çay çeşitlerinden daha azdır. Tanen miktarı az olduğu için Rus çaylarında bileşen olarak kullanılır.
    Kokicha
    Bir Japon spesiyalidir. Yeşil çay bazı özel prosesler ile tekrar sıkıştırılmadan önce ufaltılır ve küçük, uzunlamasına parçalar halinde kesilir.
    Kwai Flower
    Bu Çin çayı Kwai Flower adını osmanthus çiçeğinden alır. Bu, güçlü aromaya sahip hoş kokulu bir bitkidir. Bu bitki Çin'de örneğin şeker ve şarap gibi çeşitli besin maddelerinin üretiminde de kullanılır.
    Lapsang Souchong
    Çam agacı kökünün dumanı ile tatlandırılmış, siyah klasik bir Çin çayıdır.
    Lung Ching
    Düz, uzun yapraklı yeşil Çin çayıdır. Yapraklar ilk önce parmaklar ile gerilir ve düz olarak basılır.
    Matcha
    Yeşil toz haline getirilmiş Japon çaylarıdır, Japonlar genelde bu çayı törenlerde kullanır.
    Muscatel
    Darjeeling bölgesinden gelen bir çaydır, ikinci kızarma döneminden sonra toplanır.
    Pai Mu Tan
    Anlamı "Beyaz Lakayık" dır, bu beyaz çay lezzetli bir çiçek aromasına sahiptir. Bu çay uçlardan (gümüş iğne) ve bitkinin en üstünde bulunan açık yeşil yapraklarından üretilmiştir, açık yeşil renktedir ve hafif buharla buğulanmıştır. Beyaz çaya bakınız.
    Pettiagalla
    Nefis bir tadı olan, uzun tel gibi yaprakları olan, oldukça aromatik bir çaydır. Ekili olduğu alan Balagonda bölgesinden 1000 m yükseklikte yer almaktadır.
    Pi Lo Chun
    Telimsi yapraklı, farklı taze bir kokusu olan ve meyve tadında yeşil bir çaydır (yeşil bahar salyangozu).
    Pu Erh
    Pu Erh (Pou Nei); Çin'in Yunnan şehrinden gelen, güçlü bir lezzeti olan, dolgun yapraklı bir çay çeşitidir. Bu çay ismini Pu Erh kentinden almıştır, toprağımsı bir aroması vardır. Pu Erh genellikle geleneksel metotlar ile üretilir ve bunlar yaklaşık 2000 yıl önceden beridir Çin'de kullanılmaktadır.
    Sencha
    Sencha; uzun, düz yaprakları olan Japonya' daki en popüler çay çeşididir. Japon Sencha'sı taze hafif tatlı bir tada sahipken Çin Sencha'sı taze esrarı anımsatan ve oldukça aromatik bir lezzettedir.
    Silver Sprout
    Silver sprout hilal şeklinde yaprakları olan, sarı-yeşil renkte çözelti oluşturan ve oldukça taze, hafif aromalı bir çay çeşididir.
    Snow Buds
    Beyaz uçları olan ve hoş beyaz çay karakterinde yeşil bir çaydır. Çözeltisi bal rengindedir, hafif, güzel bir tadı vardır. Beyaz çaya bakınız.
    White tea (Beyaz Çay)
    Beyaz çayın başlıca bulunduğu yerler Çin'in güneyindeki Fujian'ın dağlık bölgeleridir. Yaprakları açık havada yavaş ve hafifçe buğulanmıştır ve oldukça dikkatli bir şekilde muhafaza edilmelidir. Sadece tomurcuk (gümüş iğne) ve en üstteki iki yaprak toplanır.Tanen ve kafein miktarı çok düşüktür.
    Young Hyson
    Çin'in Zhejiang şehrinde yetişen bir Çin çayıdır. Kalın, yeşil- sarı yapraklar proses esnasında ince, uzun rulolar haline getirilir. Çözeltisi koyu yeşil renklidir.
    Yunnan
    Yunnan çayın doğduğu yer olarak adlandırılır. Çin'in güney doğusunda bulunan bu şehir hala oldukça güclü aromalara sahip, dolgun yaprakları olan altın uçlu çaylar yetiştirmektedir. Assam ile bazı benzerliklere sahip olabilir.

  2. #2
    ***
    DIŞARDA
    Points: 455.346, Level: 100
    Points: 455.346, Level: 100
    Level completed: 0%,
    Points required for next Level: 0
    Level completed: 0%, Points required for next Level: 0
    Overall activity: 100,0%
    Overall activity: 100,0%
    Achievements
    SiLa - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)

    EMEKTAR KURUCU

    .
    Üyelik tarihi
    Jun 2008
    Yer
    ISPARTA
    Mesajlar
    18.956
    Points
    455.346
    Post Thanks / Like
    Tecrübe Puanı
    10

    Standart Cevap: Dünyada çay kültürü

    Çayın tarihçesi
    Kökeni
    Çinliler çayı 5,000 yıldan beri içmektedirler. Efsanede başlangıç belirsizdir, en bilinen olanı İmparator Shen Nung ile alakalı olanıdır. Çayı şans eseri buluşuna kadar henüz çay milattan önce 2737 yılına kadar bulamamıştı.

    Binlerce yıllardır Çinliler çayı hem sağlık, hem eğlence amacıyla almaktadırlar. Hiç kimse Camellia sinensis 'in parlak, düz, yeşil yapraklarını neyin çizdiğini bilemez, fakat popüler bir efsane bilgilerdeki eksiklikleri tamamlamaktadır.
    Bir gün İmparator Shen Nung kaynamış su içmekteyken, bardağın içine ağaçtan birkaç yaprak düştü. Meraklı İmparator bunu tatmaya karar verir ve bu demlemenin hem lezzetli hem canlandırıcı olduğunun farkına varır.
    Bir Hindistan efsanesi de çayın bulunuşunu Budist bir rahip olan Bodhidharma'ya yorar. Yedi yıllık uykusuzluk düşüncesine son verildiği zaman rahip son derece yorgundu. Ümitsizlik içindeyken yakınındaki ağaçtan birkaç yaprak çiğnedi ve birdenbire canlandı.
    Hindistan, 19.yy öncesine kadar herhangi bir çay içmeyle alakalı kayıtları olmamasına rağmen Hindistan şu an dünyanın en büyük çay üreticilerinden biridir. Bodhidharma'nın yaprağı çiğneme tecrübesi şu ana kadar çayı genel bir olay yapamadı.
    Düşünceli Budist rahip, Bodhidharma hakkında diğer bir efsane, uyanık olduğunu söylemeyecek haldeyken yere düşen göz kapaklarını nasıl fırlattığını anlatmaktadır. Çay bitkisi göz kapaklarını düştüğü yerden kaldırdı. Bu yeni bitkinin yaparkları mucizevi bir şekilde onun yorgunluğunu iyileştirdi.
    Çay Japonya'ya çok tanıdık değildir, bu nedenle bu efsane en azından bir adada birden varoluşlarının açıklamasının yapılmasını sağlıyor. Hakikat biraz daha renksizdir; 9.yy'ın başlarında geleceği gören Dengyo Daishi adında Japon bir rahip Çin'den çay tohumlarını beraberinde geri getirdi.
    Çayın açık kapta şansla yapım metodu İmparator Shen Nung'a aittir. Bugün kullandığımız demleme metodu ise 4,000 yıl önce geliştirilmiştir.
    Ming Dynasty (1368–1644) zamanında, Çinliler çay yapraklarını kaynamış suya batırmaya başladı. Birkaç uyarlamayla, geleneksel Çin kapaklı şarap ibriği, mükemmel bir çaydanlık haline gelmiştir.
    Çay
    ‘Tea' ve dünya çapında bütün yazım ve telaffuzları tek bir kaynaktan gelmektedir. ‘ Te ' Çin'in Amoy lehçesine göre çay anlamındadır. Mandarin kelimesi olan çay anlamındaki ‘ cha ' birkaç türetmeyle dünya çapında kullanılmaktadır.
    Çay Avrupa'ya onyedinci yüzyılın başlarında ulaşmıştır. Çayın hakkındaki abartılı tıbbi iddialara rağmen, Avrupalılar kahvenin tadını tercih ettiler. Sadece birkaç soylu hizipler arasında çay popüler hale gelmiştir.
    Avrupa'ya ulaşma
    17.yy'ın başlarında Hollandalı ve Portekiz tüccarlar ilk kez Avrupa'ya Çin çayını tanıttı. Portekizliler Çin'in kıyı kesimi olan Macao'dan gemiyle, Hollandalılar da Endonezya yolu ile Avrupa'ya çayı getirmiştir.

    İpek ve baharat kargoları aralarında gelen tuhaf demleme ani bir başarı değildir. Avrupalılar tadını tattılar, fakat kahvenin tadını tercih ettiler. Çayın ticaretini yapmaya başlamadan önce, kuşkulu İngiltere 1652 yılına kadar bekledi.
    Ruslar eskiden beri çaya düşkündür. Rusların çayları Çin'den develerle kara yolundan getirilmektedir.
    Çay sevdası Rusya'da artmaya başladı ve deve sürüleriyle Asya'ya kadar uzadı. 18.yy'ın sonunda, 200-300 trenlerle binlerce deve Çin sınırlarını geçmeye başladı.
    Sibirya'dan geçen demiryolu develerin hak edilmiş emekli olmalarını sağladı, fakat develerin romantik yolculuk yaşamları Çin siyah çay harmanı kadar popüler ve hassastır ve bunlar Rus Kervanı olarak bilinmektedir.
    Krallığın promosyonu
    17.yy Avrupa'sında, krallığın korumasından daha fazla ürün satılamazdı.
    İngiliz Kral Charles II'nin bir Portekiz prensesi olan ve çay içme heveslisi Catherine of Braganza ile evlenmesi ile 1662'de çay içme alışkanlığı şanslı molasını edinmiştir. Catherine çayı sarayda hassas, yarı şeffaf Çin kase ve kavanozları içinde almaya başladı ve böylece saraylılarda buna uymaya başladılar.
    Çay zaten pahalıydı, fakat şimdi aynı zamanda modaya da uygundu. Aniden çay bir stil ve özellik kazandı. Bilinçli soyluların gözünde, çay karşı konulmaz bir şeydi.
    17.yy Avrupa'sında çay büyük potansiyeli ile pratik bir üründü. Birçok su içmeye uygun değildi. Bu nedenle, hastalıktan uzak durmak isteyenler için seçenek ilham vermiyordu: bakterileri öldürmek için heyecan verici bir kap kaynamış su veya bira yeteri kadar güçlüydü.
    Britanya ve diğer birçok ülkede, ale türü bira genel kahvaltı içeceği olmasına rağmen çay da ona alternatif olarak gelmiştir. Nihayet susamışlığı söndüren, canlandıran ve dinçleştiren çay, lezzet doluydu ve bunlara ilaveten içmesi son derece güvenli bir içecekti.
    18.yy'da, zengin evlerde çay içme büyük merasimlerde bir fırsattı.
    Değerli çay yaprakları sık sık, sadece bir anahtarı olan kilitli çay kutusunda saklanırdı. Haftada bir veya iki defa evin hanımı aile ikramlarında servis için yada önemli misafirleri etkilemek amacıyla kutuyu açardı.
    Merasimlere anlam katmasının yanı sıra çayın servis edildiği güzel porselenler ailenin zenginliğini vurgulardı. Kibar bir bayanın solgun cildini ve hassas kemik yapısını sergilemek için yarısaydam saf Çin porseleni bir fırsattı. O zamanlarda bu ikisi bir bayanın saflığının ölçülmesine yorulmaktaydı.
    18.yy'ın ilk yarısında sosyal hayat, kahve evlerinin çok karmaşık olmasından dolayı çay bahçelerine yol verdi. Çay bahçeleri bir cennet görüntüsü almaya başladı: ağaçlandırılmış bulvarlar, fenerli yürüyüşler, müzik, dans, havai fişekler ve güzel bir yemek bir fincan çaya eşlik etti.
    çay bahçeleri sadece eğlenceli değildi, sosyal bir kaynaşma sahasıydı. Bu egzotik peyzajların içinde, kraliyet ailesi ve halk birlikte gezinebilirdi.
    Çay tüketimi 19.yy'ın başlarında artmaya başladı. Moda ve düşük fiyat, arz edenlerin müşterileri tatmin etmekte zorlandıkları bir pazar oluşturdu. Çinlilerin tekelini kırabilmek için, çay ticareti boşluğu doldurmak için Hindistan'a yöneldi.
    Hindistan
    Çay tüketiminin 19.yy'ın başlarında artmasıyla, Doğu Hindistan Şirketi yeni kaynaklar aramaya başladı. Çinlilerin çay yetiştirmeyi tekele aldığından beri, tek çözüm çayı başka bir yerde yetiştirmekti.
    Çin çayı tohumu ile ilk denemeler Kuzeydoğu Hindistan'daki Assam'da yürütüldü. Bu denemeler başarısızlıkla sonuçlandı, buna rağmen aynı tohumlar Kuzey Hindistan'daki Darjeeling'de sonradan iyi bir şekilde yetişti.
    Daha sonra 1820'de, bitkibilimciler Assam'da bazı tanımlanmamış yerli ağaçlar fark ettiler. Yaprak örnekleri analiz için Londra'ya gönderdiler. Örnekler hemen çay olarak tanıtıldı – çay Hindistan'da geçmişte bilinmeyen bir bitkiydi – böylece Hindistan çay endüstrisi doğmuş oldu.
    PAKETLEME
    1826'ya kadar çay her zaman başıboş bir şekilde satıldı. Bu da ahlaksız satıcılar için çayı katkı maddeleriyle satması için bir davetiyeydi. 1826'da John Horniman ön-mühürlenmiş, kurşun gömlekli çay paketlerini geliştirdi fakat bakkallar tarafından hemen onay görmedi. Onlar, karlarını çabucak arttırmayı tercih ettiler. Horniman, daha sonra başka bir yol denedi. Paketler üzerine tıbbi mesajlar koydu ve çayı eczacılara sattı. Eczacılar ve müşterileri ise onun bu yaklaşımına oldukça uzaktılar.
    Poşet çayların kazara ulaştığı söylendi. Thomas Sullivan adında New York'lu bir çay ithalatçısı çay örneklerini müşterilere küçük ipek poşetlerde gönderdi. Müşteriler açıkça rahatlığı sevdiler çünkü yakın zaman sonra hepsi çaylarını poşetler içinde istediler.
    5,000 yıldan sonra, çay tüketimi ve üretimi artmaya devam etti. Dünya çapında, kabaca her yıl üç milyon ton çay hasat ediliyor.
    Şu anda uluslararası pazarları iki faktör sürdürüyor. Gelişmekte olan ülkelerde, çay içme Avrupalıların üç asır önceki almasıyla aynı nedenden ötürü benimsenmektedir: güvenli içme suyundan zevk almanın yolu olmasından ötürü. Gelişmiş ülkelerde, susamışlık için çeşitlilik ve yeni tatlar özel çayların tüketimini arttırmaktadır.

  3. #3
    ***
    DIŞARDA
    Points: 60.713, Level: 100
    Points: 60.713, Level: 100
    Level completed: 0%,
    Points required for next Level: 0
    Level completed: 0%, Points required for next Level: 0
    Overall activity: 0%
    Overall activity: 0%
    Achievements
    ArzuNur - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Vip Özel Üye
    Üyelik tarihi
    Jun 2008
    Mesajlar
    9.488
    Points
    60.713
    Post Thanks / Like
    Tecrübe Puanı
    27

    Standart Cevap: Dünyada çay kültürü

    Paylaştığın bilgiler için sağol emeğine sağık ablacım. Allah(c.c) razı olsun...



    Allah ile olduktan sonra ölüm de, ömür de hoştur...




Benzer Konular

  1. Tekke ve çay kültürü
    By Konyevi Nisa in forum Menzil Hikayeleri
    Cevaplar: 1
    Son Mesaj: 04.10.10, 22:34
  2. 6. Ve 7. Sinif dİn kÜltÜrÜ testİ
    By Konyevi Nisa in forum İlahiyat - Din Kültürü Ödev
    Cevaplar: 0
    Son Mesaj: 31.10.08, 16:56
  3. örgüt kültürü ve süreci
    By SiLa in forum Kamu Yönetimi Ödev
    Cevaplar: 0
    Son Mesaj: 14.10.08, 11:44
  4. Ramazan kültürü hayrettin karaman
    By ArzuNur in forum Mübarek Gün Ve Geceler
    Cevaplar: 0
    Son Mesaj: 28.09.08, 22:47
  5. DİN KÜLTÜRÜ VE AHLAK BİLGİSİ (Bölüm İndexi II )
    By Konyevi Nisa in forum Lise Eğitimi
    Cevaplar: 4
    Son Mesaj: 10.07.08, 14:58

Bu Konudaki Etiketler

Yetkileriniz

  • Konu Acma Yetkiniz Yok
  • Cevap Yazma Yetkiniz Yok
  • Eklenti Yükleme Yetkiniz Yok
  • Mesajınızı Değiştirme Yetkiniz Yok
  •