Sayfa 1/3 123 SonSon
22 sonuçtan 1 ile 10 arası

Konu: Kuranda kurban

    Share
  1. #1
    ***
    DIŞARDA
    Points: 8.615, Level: 62
    Points: 8.615, Level: 62
    Level completed: 55%,
    Points required for next Level: 135
    Level completed: 55%, Points required for next Level: 135
    Overall activity: 0%
    Overall activity: 0%
    Achievements
    tahsin33 - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Vip Özel Üye
    Üyelik tarihi
    Oct 2008
    Yer
    Mersin
    Mesajlar
    1.126
    Points
    8.615
    Post Thanks / Like
    Tecrübe Puanı
    18

    Standart Kuranda kurban

    Hac suresi ayet 34
    Biz, her ümmete -(Kurban kesmeye uygun) hayvan cinsinden kendilerine rızık olarak verdiklerimiz üzerine Allah'ın adını ansınlar diye- kurban kesmeyi gerekli kıldık. İmdi, İlâhınız, bir tek İlah'tır. Öyle ise, O'na teslim olun. (Ey Muhammed!) O ihlâslı ve mütevazi insanları müjdele!

  2. #2
    ***
    DIŞARDA
    Points: 8.615, Level: 62
    Points: 8.615, Level: 62
    Level completed: 55%,
    Points required for next Level: 135
    Level completed: 55%, Points required for next Level: 135
    Overall activity: 0%
    Overall activity: 0%
    Achievements
    tahsin33 - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Vip Özel Üye
    Üyelik tarihi
    Oct 2008
    Yer
    Mersin
    Mesajlar
    1.126
    Points
    8.615
    Post Thanks / Like
    Tecrübe Puanı
    18

    Standart Cevap: Kuranda kurban

    Kevser suresi ayet 2
    Şu halde Rabbin için namaz kıl ve kurban kes.


    Bunun farklı tefsirleri çeşitli büyüklerden menkuldür. Bazılar namazdan kastı beş vakit namaz olarak anlamış, bazıları da Kurban bayramı olarak anlamışlardır. Bazıları da bundan kastın namaz olduğunu söylemişlerdir. Bazılarına göre "nahr"dan kasıt, namazda elleri bağlamaktır. Bazıları ise namazda elleri kaldırarak tekbir getirmeyi anlamışlardır. Bazıları ise namaza başlarken, rükû ederken, rükûdan kalktığında elleri kaldırmak olduğunu söylemişlerdir. Bazılarına göre bundan murad, Kurban bayramı namazı kılmak ve sonra kurban kesmektir. Ama siyak ve sibaka dikkat edildiğinde anlamı şöyle olur: "Ey peygamber, Rabbin sana o kadar büyük iyilik yaptı ve o kadar büyük nimet verdi ki, şimdi onun için namaz kıl ve kurban kes!" Bu emir verildiğinde Kureyş'teki ya da bütün Arabistan'daki müşrikler değil, bütün dünyadaki müşrikler kendi yaptıkları tanrılara ibadet etmekte ve onlar için kurban kesmekte idiler. Burada maksat, namaz ve kurbanı sadece Allah (c.c.) için yerine getirerek müşriklerin tersine kendi yolunda sebat etmesini belirtmektir. Başka bir yerde buyurulduğu gibi: "De ki, namazım, ibadetlerim, hayatım ve ölümüm âlemlerin Rabb'ı Allah (c.c.) içindir. O'nun hiçbir ortağı yoktur. Böyle emrolundum ve ben Müslümanların ilkiyim." (En'am, 162-163)
    Aynı anlamda İbn Abbas, Ata, Mücahid, İkrime, Hasan Basrî, Katade, Muhammed b. Ka'b el-Kurzî, Dahhak, Rubey b. Ans, Ata el-Horasanî ve pek çok diğer müfessirler benzer açıklamalar yapmışlardır. (İbn Kesir)
    Fakat Rasulullah'ın, Allah'ın emriyle kurban bayramı namazı kılıp kurban kesmeye Medine'de başlaması, ayetlerde önce namaz sonra kurban zikredildiği için Rasulullah'ın bu şekilde amel edip müslümanlara da böyle emretmesi bu ayetin ne tefsiri ne de nüzul sebebi değildir. Bu, Rasulullah'ın ayetlerden çıkardığı bir yorumdur. Tabii ki Rasulullah'ın yorumu da bir nevi vahiydir.

  3. #3
    ***
    DIŞARDA
    Points: 8.615, Level: 62
    Points: 8.615, Level: 62
    Level completed: 55%,
    Points required for next Level: 135
    Level completed: 55%, Points required for next Level: 135
    Overall activity: 0%
    Overall activity: 0%
    Achievements
    tahsin33 - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Vip Özel Üye
    Üyelik tarihi
    Oct 2008
    Yer
    Mersin
    Mesajlar
    1.126
    Points
    8.615
    Post Thanks / Like
    Tecrübe Puanı
    18

    Standart Cevap: Kuranda kurban

    Saffat suresi ayet 102
    Babasıyla beraber yürüyüp gezecek çağa erişince: Yavrucuğum! Rüyada seni boğazladığımı görüyorum; bir düşün, ne dersin? dedi. O da cevaben: Babacığım! Emrolunduğun şeyi yap. İnşallah beni sabredenlerden bulursun, dedi.


    Hz. İbrahim (a.s) rüyasında oğlunu kurban etmiş olduğunu değil, kurban etmek üzereyken görmüştür. Ancak o oğlunu kurban etmiş olarak gördüğünü sanmış ve bu niyetle onu kesmeye karar vermiştir. Bu nokta 105. ayette daha da açıklığa kavuşturulmuştur: " Sen rüyayı doğruladın. İşte biz güzel davrananları böyle mükâfatlandırırız."

    Hz. İbrahim'in (a.s) oğluna, gördüğü rüya ile ilgili düşüncesini sormasının nedeni, onun iznini almak değil, sadece Allah'ın kendisine daha önce müjdelediği evladın 'salih' olup olmadığını öğrenmekti. Nitekim bilindiği gibi o daha önceden Allah'tan salih bir evlad istemiş ve Allah da ona salih bir evlad ihsan ettiğini müjdelemişti.
    Çocuk, Allah rızası için canını feda etmeye hazır olduğu takdirde, Hz. İbrahim'in duasının kabul edildiği ve Hz. İsmail'in sadece sülbî olarak değil, ahlâk ve şahsiyet açısından da onun oğlu olduğu anlaşılacaktı.

    Bu ifadeler, Hz. İsmail'in, babasının rüyasında gördüklerini sadece bir rüya olarak değil, Allah'ın vahyi ve bir emri olarak telakki ettiğini gösteriyor. Hz. İsmail'in bu düşüncesi doğru olmasaydı eğer, pekâlâ Hz. İbrahim (a.s) bunun Allah'ın emri derecesinde bir rüya olmadığını söyleyebilir ve ayrıca Allah Teâlâ da vahiy göndererek durumu açıklığa kavuşturabilirdi. Fakat burada böyle bir işaret yoktur. İşte bu nedenden ötürü İslâm'da peygamberlerin rüyalarının bir çeşit vahiy olduğuna inanılır. Aksi varid olsaydı, Allah, Hz. İbrahim'i (a.s) ikaz eder, yanlış anlamayı düzeltir ve Kur'an'da böylesine yanlış bir anlayışın oluşmasına izin vermezdi.

  4. #4
    ***
    DIŞARDA
    Points: 8.615, Level: 62
    Points: 8.615, Level: 62
    Level completed: 55%,
    Points required for next Level: 135
    Level completed: 55%, Points required for next Level: 135
    Overall activity: 0%
    Overall activity: 0%
    Achievements
    tahsin33 - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Vip Özel Üye
    Üyelik tarihi
    Oct 2008
    Yer
    Mersin
    Mesajlar
    1.126
    Points
    8.615
    Post Thanks / Like
    Tecrübe Puanı
    18

    Standart Cevap: Kuranda kurban

    Saffat suresi ayet 103
    Sonunda ikisi de (Allah'ın emrine ve takdirine) teslim olup (babası, İsmail'i kurban etmek için) onu alnı üzerine yatırdı.


    Hz. İbrahim (a.s) oğlunu kurban edeceği sırada, onu sırt üstü değil de, yüzükoyun yatırmasının nedeni, oğlunun yüz ifadesini görüp, baba sevgi ve şefkatinin ağır basması dolayısıyla Allah'ın emrini yerine getirmeme korkusuydu.

  5. #5
    ***
    DIŞARDA
    Points: 8.615, Level: 62
    Points: 8.615, Level: 62
    Level completed: 55%,
    Points required for next Level: 135
    Level completed: 55%, Points required for next Level: 135
    Overall activity: 0%
    Overall activity: 0%
    Achievements
    tahsin33 - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Vip Özel Üye
    Üyelik tarihi
    Oct 2008
    Yer
    Mersin
    Mesajlar
    1.126
    Points
    8.615
    Post Thanks / Like
    Tecrübe Puanı
    18

    Standart Cevap: Kuranda kurban

    Saffat suresi ayet 104
    Biz ona: " Ey İbrahim!" diye seslendik.


    Bir grup nahiv alimi ayette geçen "ve" edatının "sonra" anlamına geldiğini ileri sürerken, bir grup da, olayın okuyucunun zihninde canlanmasını sağlamak için "tam o esnada" anlamında kullanıldığını söylemişlerdir. "Allah yaşlı bir insana, ömrünün son demlerinde bir oğul ihsan ediyor ve büyüdüğünde yaşlı baba biricik oğlunu yüzükoyun yere yatırarak, elinde bıçak Allah rızası için kesmek üzere öylece duruyor." İşte bu manzara Allah'ın engin rahmetini kimbilir nasıl coşturmuş ve bu baba ile oğula Allah ne kadar şefkat beslemiştir? İnsanın bunu kelimelerle ifade etmeye gücü yetmez. Olsa olsa tasavvur edebilir ancak.

  6. #6
    ***
    DIŞARDA
    Points: 8.615, Level: 62
    Points: 8.615, Level: 62
    Level completed: 55%,
    Points required for next Level: 135
    Level completed: 55%, Points required for next Level: 135
    Overall activity: 0%
    Overall activity: 0%
    Achievements
    tahsin33 - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Vip Özel Üye
    Üyelik tarihi
    Oct 2008
    Yer
    Mersin
    Mesajlar
    1.126
    Points
    8.615
    Post Thanks / Like
    Tecrübe Puanı
    18

    Standart Cevap: Kuranda kurban

    Saffat suresi ayet 105
    Rüyayı gerçekleştirdin.Biz iyileri böyle mükâfatlandırırız.


    Yani, "Biz sana rüyanda oğlunu kurban ettiğini değil, kurban etmek üzere iken göstermiştik. Ve sen onu kesmek için hazırlandığında, rüyan doğrulandı. Zaten asıl maksat da buydu. Sonuçta sen sadakatini ispatlamak suretiyle, imtihanı başarıyla geçtin."

    Yani, " Biz ihsanda bulunanları (muhsinleri) işte böyle mükâfatlandırır, onu sıkıntı ve çilelerden geçirmek suretiyle imtihan eder, tereddütleri varsa, giderir ve böylece derecelerini yükseltiriz. İşte sen de oğlunu kurban etmeyi göze aldığın için, hem oğlunu kurtardık, hem de derecenizi yükselttik."

  7. #7
    ***
    DIŞARDA
    Points: 8.615, Level: 62
    Points: 8.615, Level: 62
    Level completed: 55%,
    Points required for next Level: 135
    Level completed: 55%, Points required for next Level: 135
    Overall activity: 0%
    Overall activity: 0%
    Achievements
    tahsin33 - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Vip Özel Üye
    Üyelik tarihi
    Oct 2008
    Yer
    Mersin
    Mesajlar
    1.126
    Points
    8.615
    Post Thanks / Like
    Tecrübe Puanı
    18

    Standart Cevap: Kuranda kurban

    Saffat suresi ayet 107
    Ve ona büyük bir kurbanı fidye olarak verdik.


    "Büyük bir kurbanlık" ifadesi ile Kitab-ı Mukaddes'e göre de İslâmi kaynaklara göre de, Allah'ın bir melek vasıtasıyla Hz. İbrahim'e oğlunun yerine kurban etmesi için gönderdiği "koç" kastedilmektedir. "Büyük bir kurbanlık" denmesinin nedeni ise, onun Hz. İbrahim'in hatırı için gönderilmesi ve sabırlı, fedakâr oğlunun canının bedeli için bir fidye olmasıdır. Bu yüzden Allah, Hz. İbrahim'in o emsali düşünülemeyen kurban niyetini, bu koç ile yerine getirmesini istemiştir. Bunun yanısıra "Büyük bir kurbanlık" denmesinin diğer bir nedeni de Hz. İbrahim'in sünnetinin kıyamete kadar sürmesi ve müminlerin tarih boyunca, o teslimiyet olayını, hayvanları kurban etmek suretiyle canlı tutmalarının istenmesidir.

  8. #8
    ***
    DIŞARDA
    Points: 8.615, Level: 62
    Points: 8.615, Level: 62
    Level completed: 55%,
    Points required for next Level: 135
    Level completed: 55%, Points required for next Level: 135
    Overall activity: 0%
    Overall activity: 0%
    Achievements
    tahsin33 - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Vip Özel Üye
    Üyelik tarihi
    Oct 2008
    Yer
    Mersin
    Mesajlar
    1.126
    Points
    8.615
    Post Thanks / Like
    Tecrübe Puanı
    18

    Standart Cevap: Kuranda kurban

    Hac suresi ayet 28
    Kendileri için bir takım yararlara şahid olsunlar ve kendilerine rızık olarak verdiği (kurbanlık) hayvanlar üzerine belli günlerde (kurban adarken) Allah'ın adını ansınlar. Artık bunlardan yiyin ve zorluk çeken yoksulu da doyurun.


    "Faydalar" hem dini hem de dünyevi faydalardır. Hz. İbrahim (a.s) ile Hz. Muhammed (s.a) arasında geçen 2500 yıl boyunca, kabile hayatı sürmelerine rağmen Arapların bir tek merkezi yere bağlı kalmalarının asıl nedeni Kabe'ydi ve Araplar her yıl Arabistan'ın çeşitli bölgelerinden hacc için Kabe'ye gelmeye 2500 yıl boyunca devam etmişlerdi. Bu da onların dillerini, kültürlerini ve Arap kimliklerini korumalarını sağlamıştı. Bundan başka yolculuk edebileceği dört ay gibi bir barış zamanları da vardı. Bu nedenle hacc menasiki, ülkenin ekonomik hayatını olumlu yönde doğrudan etkiliyordu. Ayrıntılar için bkz. Al-i İmran: 97 ve an: 80-81; Maide: 97 ve bununla ilgili an: 113.
    Burada "hayvan"la; En'am: 142-144'de açıkça değinildiği gibi, deve, inek, koyun ve keçi kasdedilmektedir. "... üzerinde Allah'ın adını ansınlar" sözü ile hayvanı Allah için ve Allah adına kesmeleri gerektiği ifade edilmektedir. Hayvanlar kesilirken müslümanların hayvanları sadece Allah için O'nun adına boğazladıklarını ve kurban ettiklerini göstermek üzere Allah'ın adı anılmalıdır. Böylece müslümanlar, hayvanlarını Allah'ın adını anmaksızın veya Allah'tan başka adlar anarak boğazlayan kafirlerden ayrılmış olacaklardır.
    "Bilinen günler" ifadesinin gerçek anlamı hakkında farklı görüşler vardır. "Bilinen günler"in ne olduğu konusundaki bazı görüşler şunlardır:
    1) Zil-Hicce'nin ilk on günü. Bu görüş İbn Abbas, Hasan Basri, İbrahim Nahâi, Katade ve daha bir çok sahabe ve tabiun tarafından desteklenmektedir. İmam Ebu Hanife, İmam Şafii ve İmam Ahmed b. Hanbel de bu görüştedir.
    2) Zil-Hicce'nin onuncu günü ve bunu takip eden üç gün. Bu görüş İbn Abbas, İbn Ömer, İbrahim Nahai, Hasan Basri ve A'ta tarafından desteklenmektedir. İmam Şafii ve İmam Ahmed'de bu görüşü desteklediklerine işaret eden birer sözleri rivayet edilmiştir.
    3) Zil-Hicce'nin onuncu günü ve bunu takip eden iki gün. Bu görüş Hz. Ömer, Hz. Ali, İbn Ömer, İbn Abbas, Enes b. Malik, Ebu Hureyre, Said b. Müseyyeb ve Said b. Cübeyr tarafından desteklenmektedir. Süfyan-ı Sevri, İmam Malik ve fakihlerden İmam Ebu Yusuf ve İmam Muhammed de bu görüşü benimsemişlerdir. Hanefiler ve Malikiler de genellikle bu görüştedirler.

    Fiilin emir kipinde kullanılması onların etinden yemenin ve fakirlere vermenin zorunlu olduğu gibi bir yanlış anlamaya neden olmuştur. İmam Şafii ve İmam Malik, onun etinden yemenin iyi, fakirlere vermeninse vacip olduğu görüşündedirler. İmam Ebu Hanife'ye göre ikisine de izin verilmiştir, fakat bunlar vacip değildir. Onların etinden yemek hayırlıdır, çünkü cahiliye döneminde insanlar kendi kestikleri kurbanın etinden yemeyi yasak sayarlardı. Yine bu etlerden yardım amacıyla fakirlere vermekte de fayda vardır. İbn Cerîr, Hasan Basri, A'ta, Mücahid ve İbrahim Nahâi 'den emir kipinin her zaman emir ve zorunluluk ifade etmeyeceğini gösteren örnekler rivayet eder. Mesela Maide: 2 ve Cuma: 10. O halde "... onun etinden yoksulu, fakiri de doyurun." ifadesi bu etten zenginlere verilemeyeceği anlamına gelmez. Çünkü Peygamber'in (s.a) ashabı, kurban etinden zengin olsun, fakir olsun dostlarına, komşularına, akrabalarına verirlerdi. İbn Ömer'e göre kurban etinin üçte biri evde kalmalı, üçte biri komşulara dağıtılmalı, üçte biri de fakirlere verilmelidir.

  9. #9
    ***
    DIŞARDA
    Points: 8.615, Level: 62
    Points: 8.615, Level: 62
    Level completed: 55%,
    Points required for next Level: 135
    Level completed: 55%, Points required for next Level: 135
    Overall activity: 0%
    Overall activity: 0%
    Achievements
    tahsin33 - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Vip Özel Üye
    Üyelik tarihi
    Oct 2008
    Yer
    Mersin
    Mesajlar
    1.126
    Points
    8.615
    Post Thanks / Like
    Tecrübe Puanı
    18

    Standart Cevap: Kuranda kurban

    Hac suresi ayet 29
    Sonra kirlerini gidersinler, adaklarını yerine getirsinler, Beyt-i Atik'i tavaf etsinler.


    Bu, zorunlu hacc vazifelerini yaptıktan sonra ihramın çıkartılması, artık haccın kısıtlamaları sona erdiği için yıkanılması gerektiği anlamına gelir. Fakat hacı, ziyaret veya ifade tavafını yapmadan önce yine de cinsel ilişkide bulunamaz.

    Yani, kişinin bu ziyaretinde yapmayı nezrettiği adak.

    Kabe için kullanılan "Atik" kelimesi çok geniş bir anlama sahiptir.
    1) Eski
    2) Bir kimsenin sahibiyetinden ve egemenliğinden uzak.
    3) Şerefli ve hürmet edilen.
    Bence buradaki tavafla, Zilhicce'nin onuncu günü, haccın son menasiki olan ihramdan çıkma işleminden sonra yapılan bir tavaf-ı ziyaret veya tavaf-ı ifade adı verilen tavaf kasdedilmektedir.

  10. #10
    ***
    DIŞARDA
    Points: 8.615, Level: 62
    Points: 8.615, Level: 62
    Level completed: 55%,
    Points required for next Level: 135
    Level completed: 55%, Points required for next Level: 135
    Overall activity: 0%
    Overall activity: 0%
    Achievements
    tahsin33 - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Vip Özel Üye
    Üyelik tarihi
    Oct 2008
    Yer
    Mersin
    Mesajlar
    1.126
    Points
    8.615
    Post Thanks / Like
    Tecrübe Puanı
    18

    Standart Cevap: Kuranda kurban

    Maide suresi ayet 27
    Onlara Adem'in iki oğlunun gerçek olan haberini oku: Onlar (Allah'a) yaklaştıracak birer kurban sunmuşlardı. Onlardan birininki kabul edilmiş, diğerininki kabul edilmemişti. (Kurbanı kabul edilmeyen) Demişti ki: "Seni mutlaka öldüreceğim." (Öbürü de "Allah, ancak korkup-sakınanlardan kabul eder."


    Yani, "Senin kurbanının kabul edilmemesi benim suçum değildir; takva sahibi olmadığından kurbanın kabul edilmiyor. Bu yüzden beni öldürmeye girişmek yerine, takvayı yerleştirmeye bak."

Sayfa 1/3 123 SonSon

Benzer Konular

  1. Kuranda münafıklar
    By tahsin33 in forum Kur'an'da Müminler
    Cevaplar: 11
    Son Mesaj: 13.11.08, 10:13
  2. Kuranda Sevgİ
    By Konyevi Nisa in forum Kuran-ı Kerim
    Cevaplar: 2
    Son Mesaj: 07.07.08, 10:12
  3. Kuranda edebi sanatlar
    By Konyevi Nisa in forum Kur'an Mucizeleri
    Cevaplar: 0
    Son Mesaj: 06.07.08, 16:10
  4. Kuranda Rüya
    By Konyevi Nisa in forum Rüya
    Cevaplar: 0
    Son Mesaj: 17.06.08, 14:50
  5. Kurban ve kurban bayramı
    By BuRaK in forum Mübarek Gün Ve Geceler
    Cevaplar: 0
    Son Mesaj: 07.06.08, 22:30

Bu Konudaki Etiketler

Yetkileriniz

  • Konu Acma Yetkiniz Yok
  • Cevap Yazma Yetkiniz Yok
  • Eklenti Yükleme Yetkiniz Yok
  • Mesajınızı Değiştirme Yetkiniz Yok
  •